Pazar, Şubat 08, 2015

Tayyip'in Ekonomi Bilmezliği



Tayyip, giderayak inciler döktürmüş:
“Keynes ile Smith'i vurdurmak suretiyle bir yere varamazlar.
Kim kime vuruyor?
Ne vuruyor?
Ne alaka?
Olay, ‘Göklerde Vuruşanlar’ filmi mi yoksa?
Açımlama:
Aralarında 100 yıl falan var. Kapitalizmin farklı momentleri için kuramlar önesürdüler.
İlki, ekonomik durgunluktan çıkmanın yolunu belirtir. İkincisi, ulusların sömürüyle zenginliğini doğrulamaya çabalar ama beceremez. İkisinin de ana / birincil ekonomik derdi, faiz veya enflasyon değildir.
'Faiz ve enflasyon doğru orantılıdır.'
Hayır, ters orantılıdır: Faiz düşerse, tüketim artar, o zaman da enflasyon artar. Ayrıca, ters oran da doğrusal değildir. Yani, % 1 faiz düşerse, enflasyon % 1 artmaz.
Bir de, Neo-Ekonomik Parametreler’in özel bir durumu var:
AB’de ve ABD’de, eksi reel veya nominal faiz ve limit / pratik 0 enflasyon var. Üstelik tüketim kilitlenmiş durumda. Yani, acaip bir ters-stagflasyon durumu var.
“'Faiz sebeptir, enflasyon neticedir' dedim. Fakat şu anda Merkez Bankası'nın anlayışında ve bazı arkadaşlarımızın anlayışında hâlâ şu var: Enflasyon sebep, faiz neticedir.”
İkisinin birarada olmaması ve arada bir neden-sonuç doğrusallığı değil de, neden-sonuç ağı olmaması için hiçbir sınır / engel yok. Sonuçta, enflasyon da faiz de kendini de etkileyen parametreler durumunda. Çok basit: Enflasyon artınca, yan fiyatlar yükselince, tüketim yeniden düşer, enflasyon da düşer.
Günümüzün klasik ekonomik diyagramlarında bu, 4’lü bir grafik toplamı ile gösterilir:
Faiz düşer, tüketim artar, yani insanlar tasarruf yapmazlar. Tüketim artar, üretim artar. Üretim artar, ciro artar. Ciro, yani para bolluğu artar, enflasyon artar. Tabii tasarruf olmadığı için, yatırım olmaz, üretim düşer, sonra hoop ekonomik kafastü çakılır, durum bakınız biz şu anki TC olmakta.
Aslan Tayyip, kulağını tersten gösterdin ama kendini pek iyi açımladın:
Yaktın bizi Tayyip...

Söylediğin yalnızca bundan ibaret...

Hiç yorum yok: