Çarşamba, Nisan 01, 2015

Müftüoğlu Hiçbirşey Öğrenememiş



Ne teoride, ne de pratikte...
Cumhuriyet gazetesinde Oğuzhan Müftüoğlu ile bir söyleşi yayınlanmış.
Alıntı ve yorum olarak gidiyorum:
“Denizler’in idamıyla birlikte Kızıldere katliamı sonraki dönemin devrimci ruhunun biçimlenişinde çok derin etkileri oldu. Mustafa Suphi’ler, bizim kuşağımızdan çok gerilerde kalmıştı, geriye dönüp baktığında en yakınımızda görülebilen 27 Mayıs öncesinin gençlik eylemleriydi. Oysa 78 kuşağı denilen yetmişli yılların gençliği ise, Denizler’in idamıyla Kızıldere katliamının yarattığı bir sol siyasi iklim içinde oluştu.”
Külliyen geçersiz:
1968’liler 1923-1988 arasındaki 45 yıllık TKP birikimini yok saydılar.
1978’liler de, onların hata yaptığına karar vererek, onları yok saydı. 1968’liler, 1978’lileri çok fazla şiddet taraftarı bulur, sanki devrim şiddetsiz bir şeymiş gibi.
Artı:
1960 darbesi 1968’lilere yol açtı, yani işleri kolaydı. 1971 darbesi 1978’lilerin yolunu tıkadı ve onların canına okudu, yani işler çok zordu.
Artı:
1968’liler daha 1971 gelmeden ölümüne bölünmüşlerdi.
“Sol içindeki darbecilik meselesi hep tartışılır. Aslında 12 Mart öncesinde sol bir askeri darbe hadisesi, 27 Mayıs’ın bir artçı dalgası olarak bir vakıaydı. O dönemdeki Kemalizm tartışmaları da bununla ilgiliydi. Orada solun bütününün darbecilikle suçlanması saçmadır.”
İyi ki o günün belgeleri hala elimizde:
Başta Kıvılcımlı, büyük kellelerden en az 5 kişi, darbeyi savunmuştu.
“12 Eylül öncesinde devrimcilerin gündemindeki ‘darbecilik’ meselesi, Türkiye’nin bir Amerikancı faşist darbeye sürüklenmesinden ve ona karşı mücadele edilmesinden başka bir mesele olmamıştır.”
40-50 klik / fraksiyon arasında, PKK ve Dev-Sol dışında 1980 darbesinin kesinkes olacağını (ön)gören olmamıştı. Bu konuda da belgeler mevcut.
“Bir etnik ve dinsel kimlik sarmalına bulandırılmış bugünün siyasi iklimi içinde kuşkusuz Kızıldere’nin söyleyeceği çok şey vardır.”
Hayır cicim. Kızıldere türü olaylar, başımıza Ertuğrul Kürkçü gibileri sardı.
“...dayanışma baki kalsın ama, ‘Kızıldere’nin çağrısı HAZİRAN’ diyorum.”

50 yıllık devrimci yaşamlarının tamamı fiyasko olan, 10 takma dişli dede ortaya çıkmış, ahkam kesiyor, diyorum.

Hiç yorum yok: