Salı, Ekim 20, 2015

Ahmed Arif ve Nazım Hikmet

‘Hasretinden Prangalar Eskittim’, ‘Memleketimden İnsan Manzaraları’ndan daha iyi şiirler içerir.
HPE halk edebiyatından, MİM divan edebiyatından beslenmiştir. Bu durum, her ikisi de toplumcu olan 2 şair için, HPE lehine bir durum yaratır.
HPE kısa şiirlerden oluşur, MİM ise uzun şiirlerden, hatta kendisi bir ırmak-şiirdir. Bu da, bu form açısından onları başka kulvarlarda kılar.
HPE’nin avantajı, derdini pattadanak söylemesidir. İlkelliği ve doğallığı, burada işe yaramıştır. Oysa MİM’de, ‘görmüyor üstad baharın geldiğin’ (İmam Gazali) dendiğinde, epeyi şey ıskalanmış ve yalnızca güzel söz sanatına sığınılmış oluyor.
Ahmed Arif, HPE’den başka bir şey doğru dürüst yazamamıştır, çünkü gördüğü işkence ve yaşama koşulları onu kilitlemiştir.
Nazım Hikmet, MİM’den başka şiirler de yazabilmiştir.
Şerh:
Ahmed Arif’in Leyla Erbil’e mektupları 2015’te pek ses getrmedi ama 1965’te yayınlansaydılar, ortalık birbirine girerdi. İşte bu mektuplardaki Ahmed Arif, düzyazı ustası bir Arif’i karşımıza getirmiş oldu. Yalnızca mektup yazarak da, kurmaca-dışı, düzyazı, güzelyazın yazılmış olur, bunu bir kez daha gösterdi bize. Arif, mektup alanında Nikmet’i bir tek bu kitapla resmen tuş etmiştir.
Bugün, toplumcu sanat bitti, sanılıyor. Yanlış.
Demir Özlü’nün ‘Bir Burjuvanın Gençlik Yılları’sı bir kent, bir kentsoylu, bir burjuva romanı idi, evet. Ancak Elif Şafak, ne burjuva edebiyatı yazdı, ne de kendisi bir burjuva idi. Bir taşralı, bir ‘kendi ülkesine turist gibi davranan bir Alamancı’ (bu deyim, klasik Avrupa müziği orkestra şefi Gürer Aykal’ın) gibi bir taşralı idi.
Elif Şafak gibiler, birer birey değil, birer cemaat müridi olmaktalar. Para cemaati muhiti müridi, edebiyat Bizans’ı muhiti müridi, şu bu.
Köy ensititülerine 20 bin öğrenci girdi, 20 tane yazar çıktı. İşte onlar, yani Fakir Baykurt gibiler, birer bireydir, gerisi değil.
Bir özdeyiş:
Birey olduktan sonra toplumcu olabilirsin ama baştan toplumcu isen, bir birey olman, sonrasında biraz zor olur.
Devam:
Sait Faik taa 1930’da ne demiş?:
Türkiyede sömürüden söz etmek için, solcu olmak gerekmez.
Ben de oto-anirşist bir bireyciyim ama Türkiye’de feci bir sömürüden söz ediyorum şu an...
O nedenle:
Helal olsun Ahmed Arif.
+

Az yuh olsun Nazım Hikmet...

Hiç yorum yok: