Tatlı su
küçük burjuvazi çeyrek porsiyon münevverimiz, kıblesini bile ithal eder. Faşizm
için de öyle yapmış. Biz de, yerli malı yurdun malı, her 100 halk onu
kullanmalı, diyerek konuya giriyoruz.
Kısa ve
açık:
Kaçması
gerekenler ve kaçabilenler kaçmalı.
Gençler,
yüksek risk gruplular öyle. 1968’liler ve 1978’liler düşük oranda öyle.
Dost
ateşinden sakının.
Felaket
yönetimi sözkonusu. Felaketlerde insanların % 15’i falan, kaş yapacakken, göz
çıkarır, bunlar da bize yakın olanlar olur genelde.
% 5’lik
falan bir kesim pozisyon alsın.
Yeraltına
veya uykuya falan çekilsin. Yıkımdan sonra, birileri ortalığı temizleyecek
nasıl olsa. 1915 Çanakkale gibi, 2 sınıf GSL’lileri öldürüp, sonra Ankara
treninde Fransızca bilen aranmasın.
% 80
falan için fark noke.
Kitle;
faşizm, engizisyon, reel sosyalizm, krallık, vd, her tür siyasal sistemde yaşar.
Asıl
kafası çalışanlar.
Her
durumda, sanat, bilim ve felsefe var. Yapabiliyorsanız, günce tutun. Wikipedia
ve Youtube var. Öğrenin. Öğrenin. Öğrenin.
Genel:
Bu
bilmem kaçıncı felaketimiz, 1966 Dünya en yüksek deprem dayanışmasından, 1999
anaların kızını satmasına geldik. Bir şey ummayın.
Tecavüz
kaçınılmaz ve heyecanlı zamanlardayız.
Gerçeğin
çölüne ve kutbuna hoşgeldiniz.
(8 Aralık 2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder