Bunu 2.
Sezon’da ve seyrettiğim 11. bölümde ancak kavramam, ironik-ayıp bir şey ama
gerçek bu:
Bron
katili; seri katil, seri keskin nişancı, seri terörist olayının hepsinde birden
seyreden bir psikopat.
Eski bir
polis ve onu psikopat yapan da bir polis.
2. Sezon
1. Bölüm’deki geçmiş özetinde (benim internet kaybı nedeniyle tam izleyemediğim
bir biçimde) Martin, Jens’e tüm kötülükleri, yalnızca kendisinin ona yaptığı
kötülük nedeniyle mi yaptığını sorduğunda, karşısındaki adam, aslında ona kendi
çektiklerini, yani onun ona çektirdiklerini, ayna-söylem yansıtmasıyla anlatır
ama tıpkı terörü anlamayan (veya anlamazlıktan gelen) sistem gibi Martin de
buna ayamaz.
Daha da
kötüsü, burada Saga da tümüyle devredışıdır, kültürelce, zihinselce, savaşçısalca.
Bu nedenle
Bron, bizce yapımcılar gerçekte bunu hedeflemeseler de, tıpkı diğer İsveç
polisiye-terör romanı tasarımları gibi, hatta Ejderha Kız’ın 4. cildi dahil
olmak üzere, bir 1. Dünya yazarlar-zihinler-kültürler ideoloji grubunun, diğer
bir 1. Dünya yazarlar-zihinler-kültürler ideoloji grubuna yanıtıdır ve 50
yıllık bir polemiktir, hep İsveç söylemleri kazanmıştır.
ABD
ideolojik tasarımında Dexter-Hannibal, Tower, IŞİD ayrı şeylerdir ama gerçekte
öyle değildir. İsveç söyleminin imlediği veya ima ettiği üzere sistem, terörist
terörüyle ve polis terörüyle (‘Don’t Resist’ belgeseli), seri katil cinayetiyle
ve polis cinayetiyle / yargısız infazıyla (burada kriminal) bir hiperteksttir. Kriminolojinin
bir parçası olduğu kültürün bütünü de öyle, katil-nişancı-terörist de öyle ki
zaten aynı öldürme yöntemlerini kullanırlar ve bunun da kitabı onlardan önce
yazılmıştır.
Bunu bugüne
kadar görmemişliğim ayıp ama şimdi yazmışlığım da o ayıbı telafi etmeyi
sollayıp, epeyi epistemik sevap yazdı bana.
Çıkış:
Bunu
Asgardia’ya ve Homo Posterus’a, yani gelecekbilime, bilimkurguya ve polisiyeye
bağlayacağız, ‘Taht Oyunları’nın fantastik roman türü üzerinden iktidar
söylemini bağladığı gibi.
Sonuçta,
terör ve cinayet de birer iktidar kurma çabasıdır. İktidarın yapıkurumu ve
yapısökümü, tüm arkiler ve tüm anarkiler, borsa terördür, hep bu söylem
hipertekstinin saçılımları ve kırınımlarıdır.
(20 Aralık 2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder