Sonuçlar
şöyle imiş:
“Resmi
olmayan ilk sonuçlara göre, UMP, Demokratlar ve Bağımsızlar Birliği (UDI) ve
Demokrat Hareket'ten (MODEM) oluşan merkez sağ oyların yüzde 31'ini, aşırı
sağcı Milli Cephe (FN) oyların yüzde 24'ünü, iktidardaki Sosyalist Parti (PS)
ise oyların ancak yüzde 20'sini aldı.”
Oysa
tahminler şöyle idi:
"Fransa'da,
22-29 Mart tarihlerinde iki turlu olarak yapılacak bölge seçimleri öncesi
yapılan tüm anketler, FN'in seçimlerden açık arayla galip çıkacağını
gösteriyor.
‘Le
Parisien’ gazetesi için eğilim yoklaması yapan Odaxa'nın anketinde, FN'in yüzde
33 ile seçimleri birinci tamamlayacağı belirtildi."
Bu, çok
ciddi bir hata.
Çok da
ciddi bir değişim.
Sarkozy
geri dönüyor gibi.
Le Pen faşizminin
iktidarı gecikecek gibi.
Seçmen,
hala yerel seçimlerde tuhaf dağınıklıklar sergiliyor gibi ya da hala saçmalıyor
gibi.
“Sarkozy,
birçok bölgede seçmenlerin merkez sağa oy vermeyi tercih ettiklerini
belirterek, ‘Fransa'da değişim başladı ve durmayacak’ yorumunda bulundu.”
Eh,
seçmen hala saçmalıyor ama zamanında bir numaraya seçilen ve sonra da koltuğu
kaybeden de hala saçmalıyor gibi.
Fransa, parlamenter demokrasinin ve sağ-sol parti
dağılımının saçmalığını fiilen en iyi ve en uzun süredir sergileyen ülke
durumunda.
Yine
öyle olmuş.
Benim
gıcıklığım ve sözüm, faşist olmayı bile beceremeyen ve son anda faşizmden bile
döneklik yapan, arıt aşağıdaki örnekte tarihte ilk kez bu durumu sergileyen, cüzdanı
sağdayken vicdanı solda olup, cüzdanı
sola kayınca vicdanı sağa kayan Fransa seçmeninin o % 10’una...
Dipnot.
Tümdengelimsel olarak bu seçmen, oy hakkının
geri alınmasının zamanı geldiğine ilişkin bir imleme sergiledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder