Vay be...
Yeni nesil tekamülde:
“Taksim’de olaylar sürerken, güvenlik güçlerinin bulunduğu noktalarda
uçurulan oyuncak bir helikopter polisi alarma geçirdi.
Üzerinde kamera bulunan oyuncak helikopter polis tarafından plastik mermi
kullanılırak düşürüldü.
Hurriyet.com.tr'ye konuşan, ismini vermek istemeyen helikopterin sahibi ise
polisin helikopteri ateş ederek düşürdüğünü ve kendisine hakaret ederek darp
ettiğini öne sürdü.
Helikıpter sahibi şunları söyledi:
-Üzerinde kamera bulunan model helikopterimle çok da alçak olmayan bir
mesafeden kişisel arşivim için kayıt yapıyordum. Bu sırada polis helikoptere
ateş ederek düşürdü.
-Hızla, düşen helikoptere doğru gittim. Bu sırada polisler gelip kolumdan
tuttu ve bana hakaretler ettiler. Sivil polisler de koluma girip AKM'nin
arkasına götürerek beni darp ettiler. Bir süre daha orada tutup hakaret ederek
kimlik kontrolünden sonra serbest bıraktılar.”
Çıkarsama:
Eğer, olay ifade sahibinin belirtitiği gibi olduysa, bu suç değil demektir.
Demek ki aslında yapılması gereken, bu tür olay bölgelerinde olaydan önce, olay
sırasında ve olaydan sonra çekim yapmaktır. Maksat el alışsın.
Şimdi, olaya sinema ve savaş
muhabirliği açısından bakarsak, bildiğim kadarıyla, dünyada bu tür örnekler
yok, varsa da haberlere pek yansıtılmadı.
Teknoloji açısından bakarsak, en iyi çekim yapmanın yöntemleri yazılı
olarak anlatılsa gerek.
Tabii, soru kipi bol?
Bu çekimler sırasında, kolluk kuvvetlerinin suç işlediği saptanırsa, bu
kanıt sayılacak mı?
Bu çekimler sırasında, göstericilerin suç işlediği saptanırsa, bu kanıt
sayılacak mı?
Ve:
Bu çekimleri çeken elindekileri saklayacak
mı, yoksa yok mu edecek?
Bir ders:
Gelecek kezinde, plastik mermiye dayanıklı teknoloji kullanmak
gerekiyormuş.
Hoş geldin Yeni Dünya...
Ya da:
Büyük Birader’in hangi tarafı tutacağı bu sıralar pek belli değil gibi...
Dipnot: Haberde bu fotoğraf kullanılmış ama bunun habere konu olan gerçek
nesnenin fotoğrafı olduğu kuşkulu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder