Çarşamba, Aralık 09, 2015

Possessed, Dispossessed, Exorcised: Çeşitlemeler

‘Possessed’, Dostoyevski’nin 1875 tarihli bir romanı. Türkçe’ye nedense, 2 kere çoğullaştırılarak, ‘Ecinniler’ diye çevrildi zamanında.
‘Possessed’i Dostoyevski değil, Albert Camus 1959’da, romanı oyunlaştırırken kullanmış.
Romanın asıl adı, İngilizce’de ‘Demons’ imiş. ‘Şeytancıklar’ diye çevrilebilir, Türkçe’de ‘İblisler’ olarak kullanılabilir.
Andrej Wajda da, romanı 1988’de filmleştirince, onu ‘Possessed’ olarak adlandırmış.
+
Ursula K. Le Guin, bu romandan esinlenerek, 1976’da ‘Dispossessed’i yazıyor. Roman İngilizce.
+
Sonra olay, Türkiye’ye geliyor.
1990’da Levent Mollamustafaoğlu, romanı Türkçe’ye çeviriyor ve adını ‘Mülksüzler’ koyuyor. O güne kadar, Türkçe’de ne ‘mülklüler’ var, ne de ‘mülksüzler’.
Herhalde bir çevirmenin, 1 sözcükle 2 sözcük icat ettiği Dünya’da bile pek sık raslanan olay değil, belki de tektir.
Tarihte, ironi olarak, hani biz Anadolu’ya girerken, Nizam-ül-Mülk ve rakibi, onu öldürttüğü söylenen Tac-ül-Mülk var.
Ömer Hayyam, Hasan Sabbah ve Nizam-ül-Mülk, bir dönemin 3 sacayağını oluşturmuş.
Bilim-sanat, karşı devlet ve devlet.
Mülk de, Türkçe’de ve Arapça’da ‘devlet’ demek. Kuran’da bile Mülk suresi var. O kadar yani.
Türkiye’de herşey aslında devletin mülkü. Türkiye’nin yarısı devletin zaten. Eğer bir kişi 100 yaşını geçmiş görünüyorsa, defterdarlık acilen onun mallarına dalar. Azınlıklar nedeniyle de, büyük olasılık herşey devletin olur, özel mirasçı çıkmaz.
Ecinni, şeytancık ve iblis, bize ‘şeytan çıkarma’yı akla getirtiyor. ‘Exorcism’i yani. Çünkü ‘Disposssed’ aynı zamanda ‘şeytanı çıkarılmış’ demek de olmakta.
Yani, devlet ve mülk melek, anarşizm ve mülksüzlük şeytan, diyorlar.
Nokta.
Oysa, sonrası:
Mülkiyet hırsızlıktır. Gasptır, darptır. Terördür. 2 Dünya Savaşı’dır. 2 Dünya devrimidir.

Şu anda da, 3. Dünya savaşçıklarıdır.

Hiç yorum yok: