Cumartesi, Aralık 12, 2015

Toplama Kampı İkamesi

Arabesk Türk filmi gibi:
“Sen ölme, ben öliim.”
Toplama kampı ikamesi repliği bu.
Benjamin’den beridir, aydının kitle için canını feda etmesi geyiği pek moda. Bunu Hristiyanlık sayanlar var ama Dünya’nın tüm ülkelerinde de bu böyle olmuş.
Ölmek istemedin mi de:
“Faayy, ipine, faayy...”
... olmakta...
Karşı replik yani.
Bunlardan 2 tane çok-özelini irdelemek arzusundayım:
Bir: Koestler’in yerine, Koestler tarafından Benjamin.
İki: Kafka’nın yerine, onu % 5 mezara havale eden Milena.
Bakalım:
Bir:
Koestler, İspanya İç Savaşı’na katılıp, esir alınıp, idama mahkum edilip, ölüm orucuna girip, ülser olmuş gibi.
Oradan sağ çıkıyor. Bir biçimde Stalin ile uzlaşıyor.
Stalin Benjamin’i sevmiyor, çünkü Benjamin, aşık olduğu Asya’yı görmeye, Rusya’ya gitmiş ve orası hakkında tam olumlu şeyler yazmamış.
Gitti kelle.
Koestler ve Benjamin, tüymek için Fransa-İspanya sınırında. İspanya, Naziler’e teslim edileceklerini söylüyor. Koestler, 2 intihar hapından birini kendi içiyor, birini Benjamin’e içiriyor. Benjamin ölüyor, Koestler ülseri nedeniyle ilacı kusuyor ve sağ kalıyor. Ertesi günü sınır açılıyor. Benjamin mezara, Koestler İspanya’ya varıyor. O da yıllar sonra, intihar edip ölüyor.
İki:
Kafka’nın seksüel yaşantısı, hala tartışmalı bir konu. Milena ile yatıp yatmadıkları da kesin değil.
Milena, erkek olarak Kafka’yı fazla sevmiyor ama yazar olarak seviyor ve onu Çekçe’ye çeviriyor.
Kafka kanser olup, erken erken ölüyor. Ailesinin tamamı toplama kampında yok oluyor.
Milena idealist biri. Kendisi komünist değilken, komünistleri Naziler’den kurtarıyor ama kendi toplama kampına konuyor. Orada lezbiyen iken, ölüyor.
İkisi de, oldukça uç örnekler.
İkisi de, durumu çok açıkça gösteriyor:
Canından feregat veya canını feda. ‘Redemption’ bu olmakta zaten.
Türkiye 1980’de de, Türkiye 2015’te de bu alaturka melokomedi tarzında yürüdü ve yürüyecek gibi:
1983 gibi Kürtler, ‘tieyyt layn’ deyip, 100 bin ölü verdiler. Solcular aradan tüydü. Kürkçü örneğin. Hatta HDP milletvekili bile oldu. Solcular ise 30 bin sürgün verdi, çünkü Evren kapıları onlara açık tuttu, onlardan kurtulmayı yeğledi.
Şimdi de, ateistler yerine, laikler sürgüne gidebilir. Ateistler tam tekmil arazi çünkü:
Resmen 1,6, gayrıresmen 8 milyon kişiyiz ama ateistliğini beyan eden 800 kişi falan ancak.

Bu toplama kampı ikamesi de, bizden tarihe katkı işte.

Hiç yorum yok: