Cuma, Eylül 27, 2013

Sivil Şiddet


Sivil şiddet olur mu?

Yanıt, şarkı sözü gibi: Olur oluur, bal gibi oluurrr...

Neden?

Çünkü Homo Sapien Sapiens’in 50 bininci, tarihin 5 bininci yılında bile, hala  evrimden devir aldığımız biyolojik şiddet duygumuz bakidir. Ayrıca, tüm kültürler şiddet içerir ve kendiliğinden onu  yaratır.

Kadın şiddeti de vardır, çocuk şiddeti de vardır, yaşlı şiddeti de vardır ve bunların alt-alanları da vardır ve bunların tamamı (yok sayıldıkları için) listelenmemiştir. Şimdiki tarihsel dönemlerdeki gibi durumlarda, yeni vaka kaydı olarak yeni şiddet incileri dizilir...

Sivil terör nasıl olur?

BJK-GS maçındaki gibi olur.

Mahalle baskısı olarak olur.

Kahve sohbeti vakası olarak olur.

İnternet kafesi cinayeti gibi olur.

Akraba ve töre kapışması (diyelim kan davası) gibi olur.

Asker emeklilerinin kaldığı huzurevinde biri, diğerini çok horluyor diye öldürdüğünde olur (bu gerçek bir vakadır ve 1998 gibi İstanbul’da yaşanmıştır).

Kadınların mahalle kavgasında veya liseli kızların sevgili kapışmasında olur ki bu sonuncusu son 10 yıllık yeni bir olgudur.

Bunun anlamı nedir?

Feodal kültür açısından, Fakir Baykurt bunu mizahi olarak bir romanında çok güzel açımlar:

Köylü; devlet, jandarma, tahsildar, ağa, imam baskısından bunalır. Bir gün birbirine girer. Akşama kadar birbirini döver. Akşam yorulur. Jandarma gelir, bir posta da onlar cila geçer. Ortalık süt liman olur: Bir sonraki kapışmaya kadar.

Yani bu durum, vaka-yı adiyedendir.


Hiç yorum yok: