Pazar, Aralık 21, 2014

Alaturka Kliplerdeki Absürd Grotesklikler 4



Bir hanım şarkıcı, bir klipte aynada makyaj yapıyor. Ancak, eğer bir makyaj yapan parodisi yapılsaydı, ancak öyle mükemmel olabilirdi ama kendisinin veya klibinin tasarımcısının özeleştiri gibi bir yönelimi yok kuşkusuz, yalnızca şekil yapıyorlar.
Bir şarkıyı söyleyen şarkıcı, onu bir de (her ne demekse) akustik olarak seslendiriyor. Tabii o zaman da şarkıda ses yerlerde sürünüyor. Daha da ironiği, yine başka bir şarkıda eşlikçi olan vokalistin özgün tınısı, tam da öbür şarkının ses renginin aynısı. Yine burada, asla ve kata duble özeleştiri amacı yok, kendilerince dürüstlük eyliyorlar..
“X. boşanıyormuş, mıçtık, geliyor şarkılar’ karikatüründe olduğu gibi, her ayrılan ayrılık şarkıları yapıyor oldu güzide ülkemizde.
Besteci-şarkıcı ayrılmasında, bestelediği şarkıları seslendiren erkek bestecinin sesi, şarkıda yerlerde sürünüyor. Onun ayrıldığı partneri kadın şarkıcı ise, dizine düzmüş selülitleriyle, tazecik rolünde kıvırtarak raksediyor.
Buradaki gözlem-saptama şu:
İnsanlar o denli dağıttı ki ne kantar kaldı, ne de topuz. Ancak, tarihin gürz topuzu orada Demokles’in kılıcı gibi bekliyor. Yeri ve zamanı gelince çakıveriyor.
Yani, biz ne kulağının arkası nasır bağlamış şarkıcılar gördük son 40 yılda. Her 5 yılda, tarihin kuburu ve kabiri yepisyeni onlarcasıyla hafriyat niyetine doluyor habire...

O da, yepisyeni 2. Cumhuriyet’e giden yol oluyor kanal kanal kanalizasyon olarak...         (16 Aralık 2014)

Hiç yorum yok: