Salı, Temmuz 19, 2016

5. Yılında Huffington Post: Veyis Özen Ertuğ ve Reha Ülkü

Bu konuda onunla 4 yıl önce farklı düşünüyorduk:
“Huffington Post yazılarımı takip edenler için çok da yabancı olmayan bir konu. Daha önce "Blogculukta İran Devrimi" adlı yazımda, Huffington Post'un ne kadar önemli bir blogculuğun haberciliğe devşirmesi başarısı olduğunu anlatmıştım. Her ne kadar bu başarı Reha Ülkü tarafından, günlük ve gelir geçer olarak görülse de, önemli olanın kurumların değil, modellerin başarısı olduğunu temel hareket noktamız olarak görmek en doğrusu.”
Rahmetli Yurtsan Atakan ile de bu konuda anlaşamadık. Onun hatırasına saygıyla, onun çizgisini sürdürebilmek için konuyu açımlama yükümlülüğü duyumsadım.
(Şerh: Ertuğ adını anımsamıyorum, Atakan’ın veya başka bir yazarın mahlası veya ayrı bir yazar olabilir. Ek: Genç bir iletişimci imiş.)
Gelelim 2016 Huffington Post’una:
Gazete, Nice saldırısının ardından ölen çocukların üzerinden sansayyon yaratmak için, terkedilmiş bir taş bebek fotoğrafı bastı. Altına da firaklı bir metin yazdı.
Öncelikle benim konuyla ilgili oradaki yorumum ve sonra asıl açımlama:
“@HuffingtonPost No sentimental fascism please, no disinformation please, no feeling please, true information please. If you are journalists.”
Yani:
Sentimental faşizm olmasın lütfen, dezenformasyon olmasın lütfen, duygu olmasın lütfen, doğru bilgi lütfen. Eğer gazeteciyseniz.
Burada 2 nokta var:
Bir:
HP en başta bu noktadan yola çıktı ve bu gazetecilikte bilinen bir üçkağıttır.
İki:
Ortaya 3,5 buçuk karışık yazar düşüncesini bizim ülkedekiler de uyguladı ve tutmadı. Radikal’i bu tutum batırdı örneğin. Sorun satmak veya reklam almak da değil etik, yani estetik değil.
Bunları şunun için yazdım:
Türkiye’deki 2016 darbe girişimin ardından herkes olur olmaz şeyler yazdı. Doğu kökenliler Batı’da tutulduğu için, onların metinleri öne çıktı. Ancak, feci yalan yanlış şeylerle doluydu bu metinler.
Darbenin biçiminde aksayanları görmediler. İşin AKP’ye yaradığını görmediler. Diktatörlüğü ucundan eşelediler.
Engizisyon lafını eden yok, Papa’dan söz yayınlayan çok.
Bu, cihad x Haçlı Seferi durumu. Bu bir gazetecilik haberi olarak, 15 yıl önce oğul Bush tarafından dilegetirildi.
Gazeteci anı anıa yazmaz. Yazarsa, 70 yıllık, 20 ciltlik ve 7 bin sayfalık Cüneyt Bey Tarihi yazıp da, tarih bilinci eksi olan Cüneyt Arcayürek gibi olur.
O nedenle, epei süredir gazeteler makale de yayınlıyorlar. Muhabirler edğil ama köye yazarları temel tarih bilgilerine sahip olmak durumundalar.
HP’un yaptığı ise, yalnızca satış odaklılık.
En battığı nokta da bu.

(17 Temmuz 2016)

Hiç yorum yok: