Benim
Wolverine ile ilgili yazdığım parça şöyleydi.
“Son
gün, ustadan tavşanı öldürmesi istenir. Bu, duygusal bir eğitimdir ve usta, her
kezinde tavşanı öldürür. Bende bu öykü çok daha melokomik ilerledi: Bir
güçlü-yöneten-lider ruhlu olarak, 20 tavşanı ne öldürdüm, ne de kölem yaptım.
Onları saldım gittiler ve yaşadılar. Sonuç, accaip mavra idi: Tavşanlar ustadan
daha çok insan öldürdüler, çünkü usta, kancadaki et olmama ve kasap olmaya
başlama sınırını epeyi yükseğe koymuştu.”
Bu
durumda, tavşan geçici de olsa, kurdu ye(n)miş oldu.
Bence
bu, tarihin epeyi yerinde ve zamanında böyle yaşandı. Ki bu da, güçlü-güçsüz,
iyi-kötü, kazanan-kaybeden poliyalektiğine sıkı bir şerh oldu.
(25 Temmuz 2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder