Cumartesi, Temmuz 30, 2016

Mod Kaç?: İnsanda Bilginin Sıçramalı Üretimi

1994 tarihli bir terimle, insan bilgi üretimi, Mod 1, 2, 3 aşamalarında tanımlanmış.
Bizim bakış açımız ise oldukça farklı.
Bilim tarihine baktığımızda 2 temel durum gözlüyoruz:
Bilimin doruk yaptığı kültürler tarihte 2 veya 3 odaklı. Oysa, tarihin 400 yıllık siklusları açısından, o dönmelerin ortasında her zaman 1-5 ana hegemon var askeri, iktisadi, siyasi üstün olarak. Ayrıca, 2 odaklanma da eşlenik-binişik sayılmaz pek.
Bilgi tarihi açısından daha da belirgin bir durum var:
100 milyar kişide bilgi üreten insan sayısı 100 bin ve oran da milyonda bir. Geri kalan, ya bilgi edilgin taşıyıcısı veya bilgi engelleyicisi, birey, küme veya tüm kültür olarak. Bilimsel bilgi de bu böyle.
Bunun üzerine başka bir gözlememiz daha var:
Bilimin mikado çöpleri çatıyı yükseltirken, gayet dingildek, biriyle tam-sıkı bağlantılı olmayan bir biçimde yükseliyor.
Şerh: Sıfırın ve yazının 3 ayrı zamanda ve yerde keşfi ve bunların hepsinin 6 tane birbirinden ayrı olması, artı konuşmanı ve ateş yakmanın icadının da ayrı ayrıs üreçlerden geçmişliği, bize bu gözenekli tarihi imliyor ve sergiliyor.
Geçelim Mode üzerinden tartışmaya:


Tanımcılardan Gibbons’a göre, 20. Yüzyıl’ın ortalarından başlayarak, kavram güdülü, problem odaklı ve disiplinlerarası bir bilgi anlayışı gelmiş.
Gibbons’a 2 gerçekle karşı çıkıyoruz:
Orta Çağ’da bile, yani bilgi dipte sayılırken bile, trivium ve kuadrium ile çokdisiplinlilik vardı.
Bilginin o asma-tavan çatısı imliyor ki insan türünün var olan bilgisinin limiti tamamı çıkarsamadır. Bu çıkarsama bilgiyi de kimse bilmez, çünkü kimse yalnızca masa başında bilgi üretmeyi, günümüz koşullarında kavrayamaz.
Bir de ekleme yapıyoruz:
Onun belirtmediği, soruyu yanlış sorma veya denklemleme, bir bilginin icadını birkaç milenyum bile geciktirebiliyor ya da o bilgi inkar ediliyor, Eratosthenes’in hesaplamaları gibi.
Ve artı, zaten o bilgi çatısının yükseltilememesinin veya çökmesinin nedeni de, o yanlış soru sorma veya yanlış varsayımı kabul etme veya hiç soru sormamadana dolayıdırı.
Bunların tümünün de nedeni bellidir.
İnsan türü, maksimum 200 kişilik sürülerde yaşamaya evrildi. 20 milyon kişilik sürülerde yaratılan devlet kuralları, ancak ve ancak toplumun olduğu gibi sürmesi kilitlenmesi ile kendini taşıyabildi.
Yani devlet her zaman bilimden önce geldi, tüm Dünya Sistemi’ciler ve neo-liberaller için iktisat-askeriye-siyaset’in, bilim-sanat-düşün’den önce gelmesi gibi. Birincisi maddi uyguralkı, ikincisi manevi uygarlık ve bilgiyi üreten ikinci üçlü.
Tarihte makro sikluslar işlediği gibi, bilgide de sikluslar işliyor ve 2000’den beridir eksizekalılaşma ve eksibilgilileşme dininin içindeyiz gırtlağımıza kadar. CERN ve NASA bile dahil buna. Bunun bir nedeni de, 7 milyar kişiyi bir anda okuryazarlaştırmanın toplu bilisizlikte geri tepme yaratmışlığı.
Yani:
2200’den önce ışık hızından hızlı gidebilmenin bilgisini kimse aramayacak.
Nokta.

(28 Temmuz 2016)

Hiç yorum yok: