Salı, Temmuz 19, 2016

Darbede En Samimi Hisler

En sevdiğim bu oldu:
“esat’ta geçirdik geceyi. bilen bilir, esat caddesi meclis'e yürüme mesafesindedir. sabah 6’ya kadar bomba sesleri ile uyuyamadık. sabah 9 civarı sıhhiyede tanklar ve onların ezdiği arabalar etraftaydı. aklıma suriyeli bir arkadaşımın dediği geldi tüm bunlardan sonra:
"ıraklılar’a bakar, savaşın ne kadar zor bir şey olduğunu düşünürdük. asla aklımıza gelmezdi böyle birşeyi bizim de yaşayacağımız."”
En doğru bulduğum ise şu:
“caddeler, binalar onarılır da,
ruhlarımız nasıl, ne zaman. bilmiyorum.
karman çorman duygular:
yıllardır biriktirdiğin öfke ile bir an önce,
-her nasıl ise- gitsinler var..
yakınların için endişe, korku,
ekranlarda gördüklerine öfke, nefret
gelecek için umutsuzluk,
an için belirsizlik...
hepsinin en yoğunu bir de.

bir çeşit fragman gibi okumak lazım
belki de tüm geceyi..
gelecek 50 yılın
hızlı ileri sarılmışı
bir çeşit turnusol kağıdı;
hangi duygular sömürülecek,
kim hangi köşeyi kapacak
kim hangi maskeyle dolaşacak
neler göze alınacak,
neler feda edilecek,
neler alet edilecek..
bize tüm bu duyguları yaşatıp
memleketi bu hale getirenler
hepinizin allah gerçekten belasını versin.”
İkisinin arası ise, benzeri şeylerle doldurulabilir.
Yorumum kısa:
Cehennemin en sapa ve en kestirme yoluna girdik.
Ancak:
Uzun vade için, kısa ve orta vade feda edilebilir mi?
That is the question.

(16 Temmuz 2016)

Hiç yorum yok: