Kim
Stanley Robinson, ‘2312’de bu soruyu soruyor.Ancak, çevirmenin ‘öncü’yü hangi
İngilizce sözcük için kullandığını bilmiyorum. Öncü; öncül, öncel, önceleyen
gibi birçok zaman serisi anıştırmalı terimi, yakın anlamlı olarak çağrıştırır.
Dünya
Sistemi’ciler, nedense bu soruyu doğrudan sormayı akıl edememişler. Oysa, en
çok yakındıkları konu kapitalizmin yıkımları ve hiçbir sistemin 5 bin boyunca baki kalmadığı belli. En uzun devlet
bile, olsun olsun bin yıl sürmüş. Yani kapitalizm, hiçbirşey yapılmasa bile kendini bitirecek ki öyle olmakta zaten.
Dünya
Sistemi’nin ne kadar zaman ardışık bir
sistem olduğu tartışmalı. Çünkü bana göre, sürekli artık sayı aktarımlı ve
bunların birikimlisi bir sistemin, illa ki zaman ardışıklı olması gerekmiyor:
Fourier serileri ayrıdır, zaman seriler ayrıdır matematikte. Artı, modüler
sistemler mantıken zaman ardışıklı sayılamaz gibi.
Bunları
önkoyut veri dağılımı olarak saymış olalım ve asıl konuya geçelim:
Kapitalizm
evet, ama hangisi?
İlk
kapitalizm, 1750-2000 ve 1. Sanayileşme olarak tanımlı.
Bunun
ardılı; 9 öncü altkültürlü ve 1945’te biten AB’yle başlayan 2. Sanayileşme
olmakta. Dolayısıyla bu tanım kümesinde 2. Sanayileşme, kapitalizmin ardılı
sayılabilir. 1980 ertesiki aşırı sanal ve finans kapital sistemleşme, bunun en
acımasız yüzü oldu. Öyle ki reel sektör ekonomisi, finans kapital sayesinde
çöktü.
Devamında:
2-10
yıllık gelir borçlanması demek olan, aşırı sanal-finans kapital birikimi ve
reel sektör üretiminin tüketimden fazla olması, 2. Sanayileşme’yi (en azından
2020-2040 arasındaki ikinci veya üçüncü alt-aşamasını) ekonomik küçülmeli bir kapitalizm-ardılı varsayımına soktu.
İkinci
kapitalizm, 1. Sanayileşme ve koloniyalizm birleşimi olan, 1500-2000 arasındaki
süre.
Bunun
antitezi de; G-20’deki G-8 dışındakiler, AB ve/ya ABD dışı ülkeler olabilirdi,
1980-2020 arasında olamadı, 2020-2050 arasında da olabilir gibi görünmüyor.
Üçüncü
kapitalizm ise, 5 bin yıllık, tüm Dünya Sistemi’ni kapsıyor. Ancak yanılmalı
olarak, tüm bu süre için sürekli bir kümülatif-kümülasyon öneriyor ama bu böyle
değil. Kesin biriken tek şey altın madeni, geri kalan (gökdenler dahil)
herşeyin ortalama ömrü 10 yıl.
Birinici
ve üçüncü kapitalizmin antitezi, aynı zamanda Homo Posterus oluyor. Aynı zamanda Dünya Sistemi-değil oluyor.
Dünya
Sistemi-değil; hem uzaycılık (Asgardia gibi uzay devletili), hem de 999
devlet-çik (yani tarihsel kaos) demek olabilir.
Bunlar;
genel denklemler, makrolar, tümeller.
Özel
denklemlerde, mikrolarda, tikellerde bambaşka kapitalizm-sonrası-ları
tasarlanabilir: Çevrecilik öyle, feminizm öyle, den de de den den…
+
Çıkış:
Kendi
hesabıma kapitalizmin, 5 bin veya 500 yerine, 250 yıllık tasarlanmasının daha
doğru olacağı kanısındayım. Çünkü, kapitalizme atfedilen tüm nitelikler,
aslında paranın icadından beridir, yani 2,5 milenyumdur var ama kapitalizmin
parayı kullanışı çok çok özel.
Gerçek
kapitalizm; para için para ve paranın
iktidarı için paranın iktidarı, yani aracın amaç kılınmışlığı demek.
Paranın daha önceki momentlerinde, bu süreçler başka panoramalar sergiledi, son
250 yılda başka ve özgün bir panorama sergiledi. Benim için kapitalizm, bu
sonuncusu.
Bu
açıdan bakınca kapitalizm, global yerleşmesi 13 bin yıl alabilmiş Neolitik
Devrim gibi, insanlık tarihinin ikinci gerçek devrimini ve başkalaşımını
yaratan bir moment olmakta.
Nasıl ki
21. Yüzyıl’da bile tarımsız toplumlar varsa, 10 bin yıl sonra da sanayisiz
toplumlar hala var olacak.
Yani
matematiksel model, bildiğimiz Verhulst çizelgesi sergiliyor. 5 bin, 500 ve 250
yıllık çatallanmalar da, bu çizelgenin birer parçası.
Sonuçta
kapitalizm; hem Homo Posterus’un, hem hiçbiryere
varmayan Homo Sapiens’in öncülü…
(14 Ekim 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder