Çelenk
şöyle yazmış:
“Hilal
Cebeci elbette ‘sadece’ bir klip çekmedi, ama sonuçta çektiği de silah değil,
bir klip.”
Fassbinder’in
2. Dünya Savaşı’nın popüler şarkısı
üzerinden yaptığı ‘Lili Marlene’ filmi, popüler kültürün ve kitlenin
işbirliğinin, cephedeki askerlerden daha çok öldürücü olduğu tezini içerir ve
açımlar, kendini de haklı gösterir. Çelenk, konuyla ilgili olarak yazarken,
bunu hesaba katabilmeliydi.
Örneğin,
birinci klipte ‘V for Vendetta’ yerine, ‘Saw’ filmininkine benzer bir maskı
kullanılması, kastı aşan bir kusur. Bu durumda, çektiği klip değil, kalaşnikof
oluyor.
+
“Kültürel,
toplumsal, siyasi açıdan ‘yüksek’ değer atfedilmiş herhangi bir eser bir
popüler kültür ürününün malzemesi haline geldiğinde, bu ona bir tür iade-i
itibar mı sağlar, yoksa değerler teknesini batırır mı?”
Çelenk’te
bilgi eksikliği var.
100
yıldan uzun süredir altyazın
sayılmış polisiyenin, gotik-korunun, bilikurgunun, fantastiğin, siyasi açıdan yüksek değerli vektörler
ürettiği, yeni-dizi ve çapraz medya
dönemindeyiz: Çizgiroman, çizgifilm, film, dizi film, dizi çizgifilm diye
uzamış bir ‘popüler kültür ürünleri eşlenikliği’ dönemi içindeyiz. Hepsi de, düzenin ve geleceğin hangi yöne değişeceğini
tartışıyor açıkça. ‘Amerikan Tanrıları’ ve ‘Vaiz’, tektanrılı dinler ve dinin
gündelik yaşamdaki kültürolojisi konusunda öyle argümanlar yarattı ki bunu bin
yıldır kimse yapamadı, rönesans ve
Aydınlanma dahil.
Şimdi bu
global koşullarda, biri çıkıp poposunu
sallamalı bir devrimci şarkı klibi yaparsa, fonda ‘parahaneye, parahaneye’
çalar. Olay, Arda-Turan-öyküsü’leşir, Ebru-Gündeş-öyküsü’leşir, akil-danışman
Hülya-Koçyiğit-öyküsü’leşir. Estetiko-politik açıdan, sınıf atlayan küçük insanların zalimleşmesi olayı ortaya çıkar.
Hele o
kişi, ilkiyle övünürcesine, ikincisini de yapmışsa, olay ‘benim gücüm size yeter’leşir, yine Arda Turan öyküsü üzerinden
giderek.
Sorun,
sokakların bunların morukluklarıyla dolu olmasında.
Zulmedenlere
hoşgörü göstermenin gereği yok yani…
Brecht’in
kastettiğince ama diyemediğince:
Küçük
burjuvazinin ölümcül ayırtsızlığının faşizmine
karşı faşizm…
Kültürel zulüme karşı zulüm…
Gönüllü
kullar ve işbirlikçiler, tarihten ve kültürden silmek içindir.
(17 Ekim 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder