Cumartesi, Eylül 24, 2016

Bir Kahramanlık Öyküsünün Sonu: Assange ve Manning

Kahramanlık öykülerin sonu beni hep merak ettirir ve çoğunlukla da hüzünle gülümsettirir. Bu öyküde de öyle oldu.
Manning diye bir ABD’li er ABD gizli belgelerini çaldı, Assange diye biri ise onları internette yayınladı. Sonra, hegemonsal infial ve gazap geldi. Manning hapiste, Assange firarda.
Son durum ise şu imiş:
“ABD ordusunda görevli bir er olan Chelsea Manning, Julian Assange’ın ele geçirdiği milyonlarca sayfa gizli belgeyi, görevli olduğu kurumun sunucularından alıp Assange’a vermekle suçlanarak tutuklanmıştı. Manning 2010’dan bu yana tutuklu bulunuyor ve toplamda 35 yıl hapis cezası almış durumda.”
“WikiLeaks sitesinin geçen yıl gizlice Assange’ın psikolojik ve fiziksel sağlık durumunun belirlenmesi için yaptırdığı sağlık testinin 27 sayfalık sonuçlarından bir kısmı yayınlandı. İsmi gizli tutulan bir psikososyoloji ve travma uzmanının yaptığı testin sonuçlarını yayınlayan sitedeki rapora göre, Assange’ın yaşadığı 30 metrekarelik oda, her ne kadar yaşamaya elverişli olsa da çoğunlukla güneş ışığından yoksun bir şekiklde yaşadığı için, fiziksel ve psikolojik yapısı çöküş aşamasında. Assange, ayrıca sürekli devriye gezen Metropolitan Polisi nedeniyle temkinli olduğu için, uykusuzluk da çekiyor.
Rapora göre Assange, hareketsiz yaşam tarzı nedeniyle, pek çok hastalığa yakalanma riski ile de karşı karşıya. Bunlar arasında öne çıkan hastalıklar ise; kardiyovasküler rahatsızlıklar, strese bağlı yüksek tansiyon ve obezite. Assange, doktor ve pek çok tıbbi müdahaleye de uzak olduğu için, risklerin oranı da büyüyor. Assange’ın psikolojik olarak intihara meyilli bir kişiliğe dönüşmeye başladığı da yapılan yorumlar arasında.”
Piyonlar mat yani.
Benim baştan merak ettiğim şu:
Bu kahramanlar o kahramanlıklarının şu sonucunu baştan bilseler, ne yaparlardı acaba?
Çünkü, Gezi olaylarından 2 yıl sonra, bazı Geziciler’in başına gelenleri okuduktan ve onların çökkünlüklerini izledikten sonra da aynı şeyi düşünmüştüm.
Filler tepişir olar ezilir, filler sevişir otlar yine sevişir.
Peki, neden otlar fillerin ayaklarını altında dolanır acaba?
Kurbağalar akrebi neden sırtına alır acaba?
Hoca, Timur filini önceden neden öngöremedi acaba?
Tarih neden habire tekerrür ettirilir acaba?
Bu sonu gelmiş oyunda, oyuncuların yeri değişse, Manning dışarı çıksa, Assange içeri girse, ne değişecek acaba?
Dipnot:
Savaşta; savaşmadan önce veya kazandıktan sonra bile olsa, siperde beklemek en yapratıcı olan şeymiş. İnsan türünün psikolojisi bunu kaldıramıyor, hiçbir zaman da kaldıramamış.

(18 Eylül 2016)

Hiç yorum yok: