Ön-makro-not:
Bir anarkist olarak, devlet söylemindeki en makro söylem olan devlet geleneğini
ve söylemini değillesem de; sinema eleştirmeni olarak ana akım sinema
geleneğini ve söylemini değillemiyorum, onun yerine, ona ek birimler katıyorum,
kattım, katacağım. Bundan sonraki, Dünya Sistemi’nin devlet anlayışı
değillemeleri bu veri tabanlı olarak okunsa gerek.
Bir:
Kabile
devletleri var. Bu, ABD ulusu demek gibi, çakma bir söylem değil.
İki:
Üzerinde
hala konsensus sağlanamamış farklı devlet oluşumları var. Bunlar Dünya Sistemi
gibi süreklilik değil, süreksizlik gösteriyor, her biri 5 benzemez denli
farklı. Bu, yazı ve alfabe tanımları için de geçerli, özellikle de hece
tanım(sızlığ)ı için geçerli.
Üç:
Kent-devletlerin
konfederasyonu devlet sayıldığına göre, küçük kent-devlet de tek başına devlet
olmakta. Bir devlet için nüfus alt sınırı yok, alan alt sınırı da, günümüzde
bile. O nedenle, bu açıdan da devlet, yeniden tanımlanmalı ve tarihi bin yıl
daha geriye gider gibi. Adı isterse ön-devlet olsun.
Dört:
Devlet,
yerleşiklik, yazı eşleniklikleri de devreden çıkmış oluyor.
Beş:
Tanrı-krallık,
krallık, cumhuriyet dizisi de boşta. 21. Yüzyıl’da ve 2. Sanayileşme’de olan
bazı AB ülkeleri hala krallıkta. Tamam bu aslında, davranışın töreleşmesi ve
çook uzun sürmesi ama yine de dikkate alınmalı.
Altı:
O
nedenle tek devlet yerine, yazının ve sıfırın birden çok mekanda icat
edilmişliği gibi, devletin de birden çok mekanda icat edilmişliğini kabul
edeceğiz o zaman.
Bu
metnin devamı yazılsa gerek.
Nokta.
Es.
(14 Mart 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder