Çarşamba, Nisan 19, 2017

Politik Moment

Referandumun sonucu orta’da çıktı. Oy pusulalarına müdahale olduğu kesin. 1946’dan beridirki çokpartili demokrasi oyununun Türkiye’de artık tükendiği de ortaya çıktı.
Herşey AKP’nin üzerine kaldı. Erdoğan da yeniden AKP’li olacak, tam olacak.
Tersini düşünün:
2015’te veya 2017’de CHP’nin üstünlük sağladığını. O zaman faturayı o ödeyecekti.
Burada sözkonusu olan, halkın zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyi kalmaması anlayışı değil, herkesin kendi hatasının faturasını ödemesi anlayışı sözkonusu. Bu anlayışa halk da dahil tabii ki.
Bizim parlamenter demokrasi anlayışımız bu:
Partiler dahil herkes ve tüzel kişiler, satılık olsa da, olmasa da, politik davranışlarından, oyundan ve oysuzluğundan sorumludur, sorulduğunda da hesabını verebilmelidir.
Dünya’da da neo-liberal üçkağıt tükendi, Türkiye’de de. Kabaca 2007’den beridir.
Türkiye’de, üstüne bir de 2013 Aralık’ta 1. Cumhuriyet tükendi.
Türkiye, 2014-2017 momentiyle fiilen 3’e bölündü.
Çakma müminler cemahiriyyesi, yeni devlet kurmak isteyenler bölgesi, Gavur İzmir Cumhuriyeti.
Anadolu’nun bir zamanlar 10-20 beyliğe bölündüğü düşünülürse, 3 devletçik dert değil. Zaten, hem 1. TC yanılmış devlet idi, hem de bu 3 müstakbel devlet-çik de şimdiden öyle. Çünkü devletin hemen hiçbir fonksiyonu ve altkurumu işliyor değil: onlar da o işlemeyen devleti miras alacaklar, TC’nin Osmanlı mirasını devraldığı gibi.
AKP’nin başımıza asıl açtığı ve ödemekten sorumlu olduğu dert 3’lü duvar:
Askeri, iktisadi, siyasi:
Askeri açıdan; 2014-2017 momentiyle, içeride 2 cepheli terör, dışarıda 2 ülkede savaş yaratıldı. Bu TC açısından bir ilk.
İktisadi açıdan; tümü AKP’ye fatura edilemeyecek bir fatura var ortada: 37 yıllık liberal dönemde, bedavaya el değiştirmiş 1-2 trilyon dolarlık KİT, banka, şu bu, üzerine de 1,5 trilyon dolar toplam borç (halk, şirket, devlet, banka, borsa, KİT yatırımı kalemleri). Tarım ve madencilik çökmüş, sanayi hala montaj sanayii, ithalat had safhada.
Siyasi açıdan; Dünya’da 2 partililik (özellikle ABD’de tükenmişken), ona özenmek. 2002’deki gibi, CHP gibi, muhalefet yapmakla hiçbir ilintisi olmayan bir partinin üzerinde iktidar olmak. Bağlı kuşu vurmak yani.
Bunların 3’ünün de tek tek düzeltilmesi en erken 25’er yıl alır. O sırada AB, ABD kalır mı, belli olmaz. Global makro krizler de yolda, onların sonucu da belli olmaz.
O nedenle biz, AKP’nin geri getireceği idam cezasının AKP’yi yargılaması kanısındayız.
Dipnot:
Savaş suçu ve insanlık suçu, zaman aşımsız idamlık suçlardır. Gerisinin idamlık olup olmaması tartışmalı kalır. Vatan hainliğinden adam asmak, bana her zaman melokomik gelir, çünkü bugünün haini, yarının kahramanı oluyor hep.
(19 Nisan 2017)

Hiç yorum yok: