Slaktivistler
illa ki bir şey yapacaklar ya:
Orman yangını
ortalığı boşalttı ya, onlar da hemen ağaç dikecekler.
Ancak,
kazın ayağı öyle değilmiş.
“İzmir
Karabağlar’da günlerce süren orman yangınının ardından ağaç dikme
seferberliği başlatıldı. Ancak
Akdeniz’deki bitkilerin yıllar içerisinde yangına uyarlanacak şekilde
evrimleştiğini belirten Doç. Dr. Çağatay Tavşanoğlu, ağaç dikme seferberliğinin
ekolojik dengeye büyük zarar vereceği görüşünde. Kızılçam dışında, zeytin ve
sandal gibi bazı ağaç ve çalılıkların yangınların ardından hayatta kaldığını
belirten Tavşanoğlu, “Seferberlik katılımcıları mutlu, bakanlık insanların
tepkisi azaldığı için mutlu, yani kazan-kazan durumu sanırım. Bu durumda tek
kaybeden doğa oluyor” dedi.”
Genel
durum saptamasına katılıyoruz, sonuncu saptamaya katılmıyoruz.
Doğa
kaybetmez, doğa evrilir yalnızca: Şu yana veya bu yana doğru. Herhangi bir
evrim yönünün zorunlu gereklililiği yoktur, işin içinde raslantısallık da
vardır.
Buradaki
sorunsal felaket yönetimi.
Düşünmeden
davranma.
Kaş yaparken
göz çıkarma.
Tüm
felaetlerde bilinir ki bir şeyler yapmaya çalışanların % 95’i zarar verirler. Hani, bizim araba
kazasından adamı salla sırt çıkarıp sakatlamalarımız gibi.
Sorun
şu:
Hiçbirşey
yapmama basiretini, bekleme sabrını göstermenin öğrenilmesi.
Buna ‘siper
sabrı’ deniyor:
Ateş
altında bile, serinkanlığını yitirmeden, uygun saldırı anını, doğru atağı
beklemek.
(4 Eylül 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder