Pazartesi, Eylül 02, 2019

Kürt sorununa Wallerstein yorumu: Dört çelişki


Ustamızdır, konuyla ilgili yazdıklarını pas geçemeyiz.
Boynuz kulağı geçer, ustamızı negasyonlarız.
Bakalım ne demiş?:
“Bana öyle geliyor ki; derinliğine incelendiğinde, bir kapitalist dünya-ekonomisi olan modern dünya-sisteminin işleyişinde dört ayrı çelişki bulunmaktadır. Bunlar:
1. Devletlerin egemenlik arayışı;
2. Tüm devletlerin birer ulus olmaya kenetlenmesi,
3. Devletlerin demokratik olma talepleri,
4. Kapitalizmin kendini dengede tutma yolları,”
Wallerstein’ı eleştirdiğimiz birçok nokta var. Bunlardan biri, kendi modelinin çıkarsamalarına katlanaması. Onun medil, zatern hegemonların belli dönemlerde kendiliğinden çökmesini içeriyor. Yani, illa ki büyük olayların olması gerekmiyor, hegemonlar kendi ağırlıkları altında çöküyorlar. Diğer bir deyişle, tüm siyasi-iktisadi-askeri bütünlükler, günü ve yeri gelir yenilir veya iflas eder kimi kendini tasfiye eder, İskender ve Cengiz Han Dünya imparatorlukları öyledir örneğin.
Bu genel eleştiriydi.
Şimdi, madde madde eleştiri:
Ulus-devlet modeli, Fransa üzerinden örneklenirse, tarihte hiçbir zaman % 50’ye kadar bile işlerlik kazanamadı. Örnekse, Fransa ülkesindeki diğer dilleri tasfiye etmeye 1793’te karar aldı ama 2019’da bu diller hala var. Üstüne üstlük, De Gaulle’in deyimiyle hala 600 peynir çeşitli bir ülke.
Devletlerin demokratik olma talepleri hiç olmadı. Demokrasi ve liberalizm kavramları kadar, yanlış kulanılan kavram azdrı. Antik Yunan’da köleli demokrasi olamayacağı gibi, ingiltere’nin en son gösterdiği gibi, krallı, miraslı vekilli, teokratlarca atanan vekilli demokrasi de olmaz. Yani demokrasi, 2.500 yıldır olması gerektiği önesürülen ama gerçekleştirilmesi için gerekenlerin yapılmadığı bir sistem.
Kapitalizm, kendini dengede tutmaya çabalıyor ama bu dengede tutma yolları onu bitiriyor.
Ne oldu?
Devleti tasfiye etmeye kalktılar ama sonunda vara vara Trump’ın koskoca Google’a emir vermesine vardılar: Bu mu serbest piyasa anlayışı?
+
Çıkış:
“Sonuç: Türkiye ve Kürt Toplumunun siyasi hareketinin yol açacağı faydayı, bu dört temel çelişki bağlamına oturtup analiz etmeksizin bir değerlendirmeye varamayız. Şöyle ki; Türk devletinin sürmekte olan kendi egemenliğini sağlamlaştırma dürtüsü; Türkiye’deki çoğunluk bir gücün Jakoben seçeneği yeniden dayatma saplantısı; aynı şekilde muhalif bir çoğunluğun da daha fazla demokratikleşmeye kenetlenmesi; ve bütün bu siyasal hareket türlerinin izleyeceği yöntemler; şu anda ölmeye mahkum olan kapitalist dünya-sisteminin yerine nasıl bir sistemin geçeceğini tayin edecek olan dünya çapında yürütülen mücadeleyi etkileyecektir.”
Yorum:
“… kapitalist dünya-sisteminin yerine nasıl bir sistemin geçeceğini tayin edecek olan dünya çapında yürütülen mücadele…”
Yok böyle bir mücadele.
Ne Kürtler’de, ne de geri kalan 5 bin küsur ülkesiz halkta.
Ulus-devlet tasfiye edilmişken, Kürtler ulus-devlet peşinde hala örneğin.
Üstüne üstlük, kendi içlerinde 4 ülkeli, 20 kabileli bir bölünmüşlük içindeler.
Olmamış rahmetli ustam, hiç olmamış.
Son:
Ne tek 1 Dünya Devleti çözüm, ne de 999 ülkeli çoğul Dünya Sistemi çözüm.
Çünkü devletli ve çözüm getiren bir sistem yok.
İmza devlet karşıtı, bireyci ve kuramcı bir anarşist.
(2 Eylül 2019)

Hiç yorum yok: