Saptamalar:
Bir:
3 yıldan
başlayıp 400 yıla uzanabilen sikluslar arasında EKOK / EBOB türü bir ilinti
kurmak, imkansıza yakın durumda. Böylelikle, ortak bir faz çakışması yaşamaları
mümkün değil. Tarihsel olgularda her zaman artık-küsurat var. Zaten , artı
olsun, eksi olsun, asıl döngüleşmeyi ortaya çıkaran bu vektörler. Yoksa, tarih
teleskopik bir dizi olurdu, osiloskobik değil.
İki:
Aynı
zamanda, bu sikluslar arasında da homojensizlik var, Bunlar da ek olarak artık
küsuratlılık yaratıyor. Diğer bir deyişle, tarihsel istatistikte hata
fonksiyonu, hala ana-akım fonksiyonu kadar etkili. 2. Sanayileşme’nin 1. Sanayileşme’den
sapmasını ve metamorfozlanmasını ve artı Homo Posterus’u ortaya çıkaran bu
süreç olmakta.
Üç:
Homo
Posterus’un MS 2000-7000 için, Homo Sapiens tarihi ve Dünya Sistemi modeline
nasıl nakşedileceğine ilişkin henüz bir önerimiz yok ama olmak zorunda kalacak,
ölmeden önce yani.
Dört:
Bu
durumda Homo Posterus şimdilik, küsur diğer kıta tarihleri, denizcilik tarihi
(Madagaskar’ın doğu kıyısına yerleşilmesi), iktisat-askeriye-siyaset x
bilim-sanat-düşün x ahlak-din-hukuk triyalektik trilemmalarına ek değişken-girdi
olmakta.
Beş:
2001-2017
itibarıyla, yani 21. Yüzyıl’ın ilk altıda biri için bu parametreler,
tarafımızdan modellenmiş veya modeli değillenmiş durumda. Dünya Sistemi’nin %
10’luk kapsam durumuna karşın, bizim modelimiz % 50’nin üzerinde bir bütüncüllük
arzetmekte. Ancak, % 75 kesinliği yakalayabildik mi, ondan emin değiliz ve
zaten en az % 10’luk bir tarih-kaosu boşluğu / sapması olduğu kanısındayız. Bu
da belirlenemezlik ve hatta bilgileştirilemezlik demek. En azından şu anki
koşullarda.
Çıkış:
Bu
konuda daha yazılsa gerek.
Nokta.
Es.
Dipnot:
Homo
Posterus olgusu, tarihi osiliskobik olmaktan, teleskobik olmaya yol
çatallandıran bir tarihsel ve tarih-ötesel novum olabilir.
(4 Mayıs 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder