Tuhaf,
çok tuhaf.
Taştekin-Selcen
çizgisi yalpayı ve çatallanmayı sürdürüyor.
Her
ikisi de, Kürtler’i savunmaya çabalarken, elde savunma dayanakları olamadığı
için, onların açmazının kaçınılmazlığını
yazıyor duruma geldi: Son 1-2 aydır, diyelim.
Bu kezki
alıntı, yine ilginç:
“Sorunu
‘Kürtler’ olarak çerçeveleyip, çağrıyı ‘Arap’ halkına yapmak Fırat’ın
doğusundaki realiteyi görmezden gelmektir. Elbette klasik ‘ulus’ tanımıyla,
Arap halkından bölgedeki tüm insanları kast ettiklerini söyleyeceklerdir. Fakat
bölge 2011 öncesinin koşullarında değil artık; ‘ulus-devlet’ şablonunda kırılma
olmadan ve yeni bir bakış açısı getirilmeden Suriye’nin kendi toprak
bütünlüğünü sağlaması mümkün gözükmüyor. Bu yüzden de ‘benim ezmeye mecalim
kalmadı, bari Türkiye ezsin’ der gibi, bir pozisyona düşüyorlar.”
Tam öyle
değil.
Kezlerce
şunu yazdık:
2 durum
var artık:
Bir: ABD
ve Rusya, hegemon olarak belli konularda ne yapacaklarını bilemez durumda artık.
İki:
Zaten, konu gerçekten kilitlenmiş ve düğümlenmiş durumda.
+
Önce şu
gerçek:
Ne TC,
ne de Araplar, hiçbir zaman tam ulus-devlet olamadı, 20. Yüzyıl’da yani.
Türkler denedi, (›) % 51 becerdi ve geri döndüler. Araplar bunu hiç denemediler,
ümmetlikle idare ettiler. 2000 sonrasında da, artık ulus-devlet tanımı fiilen
tasfiye edilmişti zaten.
Yani,
Esed-Suriye ile ulus-devletin ilintisi yok.
Ezme
konusuna gelince:
ABD-Trump,
Suriye’den çekileceğini daha önce söyledi ve Kürtler bunu hiç kaale almadı.
Rusya
ise, Suriye’yi ABD’ye kaptırmadı, yeni silahlarını denedi, yani orada artık işi
bitti ama Akdeniz kıyısında kalıcı üsse gereksinimi var, oradan çıkamaz. Ki o
da, taa en başından beridir var olan, Güneybatı
Esed-Suriye devleti demek. Gerisiyle kimse ilgilenmiyor artık, ne IŞİD ile,
ne de Kürtler ile.
Kürtler
bu durumdan yararlanıp devlet kurmak istediler, TC bu durumdan yaralanıp
militarist emperyalizm çizgisine geçti: 3 ülkede savaşır durumda. Bu, yürür
veya yürümez ama bilindik bir yoldur.
1993’te TC’nin Kürtler’i
ezmesiyle ne yapmak istediği yaşandı ve görüldü. Şu an olup bitenler, o yönde
değil: TC, bir taşla iki kuş vurup, elindeki Araplar’ı Kürtler ile arasına
yerleştirmek istiyor.
Kürtler,
kendi sivillerini düşünemedikten sonra, başka birilerinin onları düşünmesini
istemeleri, biraz tuhaf kaçıyor.
Taştekin’in
göremediği bu yani:
Bu işi
buraya Kürtler getirdi:
Barzani’nin
referandumu ve yitirince iktidardan tüyüşü, Müslim’in tuhaf çıkışları ve
tasfiye edilişi, Talabaniler’in devreden çıkışı, Öcalan’ın taklaları.
Olay,
Kürt ve Arap aşiretleri arasındaki (artık 4. Dünyalı bile olamayan) N. Dünya savaşçıkları artık. Yani,
dönüp dolaşıp mevsimlik Talabani-Barzani
savaşçıklarına geri dönüldü. Türkiye’de yeni savaş aletlerini denemekle
meşgul yalnızca.
Taştekin’in
yazdıkları bu anlamlara geliyor ama bunu kendisi ne görebiliyor, ne de
yazabilir.
(19 Ağustos 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder