Rusya
destekli Esed kuvvetleri, Idlib’i kuşattı ve Türk gözlem noktaları da kuşatma
altında kaldı. Şimdilik sorun yok ama olabilecek.
İşte
bu nedenle, Türkiye için Suriye’de savaş şimdi başlıyor: Karşılarından hegemon
Rusya destekli, kendi evinde savaşan nizami bir ordu var.
Şerh
1: Arap aşiretleri olsun, Kürt peşmergeleri olsun, Esed karşıtları olsun, diğer
güçler olsun, gelenek olarak gayrınizami
ordu statüsünde. Tamam ,gerilla savaşının belli üstünlükleri var ama uzun
vadede değil. Bu savaş ise, artık uzun vadeli.
“Suriye
ordusu, İdlib vilayetine bağlı Han Şeyhun kasabasına komşu olan Hama ili
kırsalındaki muhalifleri kuşatma altına aldı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi,
yakınlardaki Morik kasabasında bulunan Türkiye'ye ait gözlem noktasının da
kuşatma altında olduğunu öne sürdü.”
Gözlem
noktaları sayısı 12 imiş.
Bundan
sonrası belirsiz. olasılıklar:
Bir:
Türk ordusu gözlem noktalarını terkeder ve bu basına yansımaz.
İki:
Türk ordusu, Esed ordusu ile işbirliğine girer.
Üç:
Türk ordusu, Esed ordusuyla savaşır. Bu en düşük olasılık.
Türk
ordusu, Suriye konusunu unutturmak için, Irak’a girdi.
“TSK
Kuzey Irak'ta yürütülen Pençe harekatının üçüncü aşamasına başladı. Bu kez
hedef Sinat-Haftanin bölgesindeki terör hedefleri.
Harekatın
başlatıldığı Milli Savunma Bakanlığı'nın Twitter hesabından yapılan "Irak
kuzeyinde bulunan Sinat-Haftanin bölgesindeki teröristleri ve kullandıkları
mağara, sığınakları imha etmek amacıyla 23 Ağustos 2019 tarihinde Pençe-3
Operasyon Planı çerçevesinde yeni bir harekat başlatıldı" paylaşımla
duyuruldu.
Ardından
yapılan açıklamada, "Pençe-3, hudut güvenliğini ileriden sağlamak,
Sinat-Haftanin'deki teröristler ile mağara ve sığınakları imha etmek maksadıyla
icra edilmektedir" ifadeleri kullanıldı.
Operasyona
Hava Kuvvetleri uçakları Kara Havacılık unsurları SİHA, İHA ve fırtına obüsleri
destek veriyor. Bakanlık operasyonun planlandığı şekilde devam ettiğini
duyurdu.”
Olayın
yönleri şunlar.
Bir:
YPG-PKK ayrımsızlığını artık onlar da reddetmiyor.
İki:
Türkiye, çok cephede savaş südürmek niyetinde.
Üç:
Şu anki Esed-Kürt ilişkisi belirsiz. Biz, Suriye’nin bu kez Kürtler’i ezeceği
kanısındayız ama geçici olarak bir işbirliği bile olabilir.
Dört:
Rusya’nın durumunda sürpriz yok. Söylediğini yaptı.
Beş:
ABD’nin durumunda sürpriz var. Rusya’ya kolaylık sağladı.
Altı:
Irak’ta Barzaniler’in yeni pozisyonu ve buna bağlı olarak, hem PKK’ye, hem de
YPG’ye karşı yeni tutum belirsiz.
Bu
durumda Türkiye, aradan konuya girmiş oluyor.
Ancak
savaş konusu, artık iç siyaset konusu olmaktan uzaklaştı.
Şerh
2: 2015’te AKP’yi savaşa sürükleyen seçmen, savaştaki AKP’ye, ne o yönde, ne de
bu yönde tepki göstermiyor. İlginç.
Savaş
konusu, ekonomik sorunları çözemez de, unutturamaz da.
Dolayısıyla,
Rerdoğan’ın kozu yok artık.
Davutoğlu’nun
Temmuz-Kasım 2015 aralığı için, aba altından sopa göstermeleri ilginç.
Dolayısıyla
Erdoğan, içte de dışta da aşırı sertleşecek.
Ancak:
Barış için kredi
bulamayan bir ülke, savaş için kredi bulabilir, Türkiye de.
O
nedenle, aylarca süren belirsizlikten ve sürüncemeden sonra, önümüzdeki kısa
vadede, haftalık sürelerde sıçramalı gelişmeler
olacağı kanısına varıyoruz: Hem içte, hem de dışta.
Kürtler’in
ne olacağı belirsiz, çünkü NATO ve BM türü kurumlar, PKK konusunda, Türkiye’nin
özsavunma hakkı olduğunu kabullendi.
Ancak
AKP ve Erdoğan, zaten olmayan aklıselimi daha da terkederek, tümüyle irrasyonel davranış alanlarına girdi.
Bu;
% 25 olasılıkla işlerine yarayabilir, % 75 olasılıkla kendilerine zarar
verebilir.
Çıkış:
Tarihin irrasyonel
dönemlerinden birine
girdik.
Bunu
da, yorumsuz olarak ekledik.
(24 Ağustos 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder