Askeri
açıdan olaylar, şimdilik daha kötüye gitmiyor.
Ekonomik
açıdan olaylar, risk batma tehlikesine doğru artarak, şimdilik daha kötüye
gidiyor.
Siyasi
açıdan, burjuvazinin ölümcül ayırtsızlığı sürüyor. Kimsenin yeni siyasal
arayışları yok.
İronik
olan şey, tüm bunların kadermişçesine yaşanması, Biz onun yerine, büyük sayılar
kuramının limitine ermesi, diyeceğiz.
1980
tarihli 2000 ABD Askeri Stratejisi’nin 1991 ve 2001 uygulamaları hep olumsuz
sonuç verse de, Barrett türü, ABD’ye
uyum sağlayamayanların toptan imhası seçeneğinin kullanılmasında ısrar var.
Bu da, çok kalabalık düşmanları bitirmiyor, ABD’yi bitiriyor.
AB’nin
kendini imhası, tarihte çok sık raslanmayacak bir örnek olarak tarihe geçti.
İşlerine yaramayan AB bölümünü elde tutup, işlerine yarayan AB bölümünü tasfiye
etmek, 400 yıllık koloniyalizm geleneğine sahip bir kıta için, tuhaf oldu.
Bu
durumda, 200 ülkelik sürünün 190’ı çobansız kaldı.
Gelecekbilim
açısından anlamlı olan bu durum:
Onlara
bedavaya özgürlük verildi. Hepsi de, o özgürlüğü heba, israf, hiç etti, ediyor,
edecek gibi de.
Bu
190’ın 1’i de Türkiye.
Yerel
emperyalist olma seçeneğini, yalnızca iç siyaset malzemesi kıldı. Oysa,
önümüzdeki onyıllarda o emperyalizm olanağı, TC’nin kalması için tek seçenek.
1’er
milyarlık Latin Amerika, Afrika ve Hindistan, Türkiye’den daha beter
seçeneklerle meşguller. O nedenle, kaka hegemonların cici sömürülenleri
sömürmesi durumu, bir kez daha geçersiz kılındı.
Koskoca
Çin, yurtta barış, Dünya’da barış, kendine yeterli bir ekonomi, tarım, vd
yerine, kalktı, tarihinde ilk kez emperyalistçilik oynadı.
Ki
bu da, Çin’in masif, tekparça, en uzun yazılı geçmişe sahip kültürünün kendini
aşağılaması oldu.
Tuhaf,
Brown hareketi bile değil. Kimse, ne yöne gideceğini bilemiyor. Yani,
titreşmiyor bile, daha çok duruyor.
Yani,
tarihin durma momentlerinden
birindeyiz ve bu, gelecekbilim açısından hiç hoş olmayan şeyler akla getiriyor.
(26 Ağustos 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder