Tarih vardır.
5 bin yıllıktır. Dünya Sistemi’dir: Belli düzenleri vardır, kayda geçilmiştir, denklemlenmiştir.
Tümevarım, artık tümdengelimdir yani. Zamanların ruhu vardır ve değişir yani.
Tarihin loş ruhunda ve zamanındayız bu sıralar yani.
Aydın vardır:
Entellektüel olur, münevver olur, entelejensiya olur, değişir durum yani.
Ancak, hemen hepsi de tarih bilinçsizi olur. (Tarih bilinçsizi ve tarih
ayırtsızı ayrı şeylerdir, Hegel yanılmıştır yani: O, tarihsel bilinçsizliğin
olup bitene karşı ayırtsızlık yarattığını yazar.)
Aydın Selcen
vardır. Genelde Kürt sorununu yazar. Arada ortaya koyduğu üzere, hissidir,
özneldir. Düşüncesel ve nesnel değildir ve/ya olamaz yani.
Serhat
Güvenç, zamanların ruhunu akademik olarak yazmış, Selcen bundan öznel olarak
esinlenmiş. Zamana ve ruhuna verip veriştirriyor. Çünkü, zaman tarihin çöküş
zamanı ve ruhu.
Öyleyse:
Gemi
batıyor, aydın ne yapacak?
Budalalar
gemisi battı, aydın ne yapacak?
Felaket
kaçınılmaz, aydın ne yapacak?
Genelde
hep yaptığını yapacak, abuksayacak, Selcen gibi.
“Dev Çin,
minik Hong Kong’u elbet yutacak. İnsancıklar, “biz etnik olarak Çinli’yiz ama
kimlik olarak Hong Konglu’yuz” diyorlar. Direnecekler, saygı uyandıracaklar,
esin verecekler ama yalnızlar ve yenilecekler.”
Doğru ama
bunda üzülecek ne var?
Sonuçta
olay, Tayvan tipi, Batı fıştıklı bir sürece dönüştü, açmaza sürüldü çoktan.
Hong
Kong kültürel kimliği, batılı bir kültürel kimlik. İngilizce bilmeyen Hong
Konglu eskiden yoktu. Hong Konglular, aynı zamanda Çinliler de. Olay, bizim
Tanzimat gibi yani. Ölümcül bir seçimi onlar yapmıyorlar, yapamıyorlar, anavatanları
onlara ölümcül olarak dayatıyor yani. Olay, 1’den sonrası istatistik yani.
Troçki’nin dediği gibi, siz savaşla ilgilenmeseniz de, savaş sizinle ilgilenir
yani. Trajediler yinelenince, komedileşir yani. Olay acıklı değil, gülünç yani.
Ne var
bunda?
Tarihin eğitim zayiatı bu.
Ayrıca,
Hong Kong’un derdi, Selcen gibileri neden geriyor? Neden, ellerinde tuzlukla,
hıyarım var, diyen herkese koşuyorlar? Nedir bu slaktivizm?
Selcen,
kendi yakınındaki Kürtler’in de dörtnala
ölüme gittiğini de göremiyor.
Çünkü,
tarih bilinci yok.
Çünkü,
his ve histeri yapıyor.
100
milyar kişi yerine, bu bilgi 100 milyon kişiyle de elde edilebilirdi. Ancak,
hiç kimse bu bilgileri kullanmıyor ve tarih
tekerrür ediyor yine yeni yeniden, şarkı sözü gibi yani.
Ya devlet başa, ya kuzgun leşe yani.
6 bin
halk, 200 devlet, 5.800 halk devletsiz yani.
Hiçbirşey
de değişmiyor yani.
Çin
2.200 yıldır tek devlet. Türkler 1.470 yıldır 150 devlet, (sonuncusu dahil) 150’si
de batırılmış.
Hangisi
tercih edilir?
Türkler
önce bölünür, sonra birleşir.
Kürtler
önce birleşir sonra bölünür.
Hangisi
yeğ?
Selcen’in
uğraşması gereken konular, yanıtlaması gereken sorular bunlar yani…
(20 Ağustos 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder