Sevdim
bu soruyu.
Çok
geçerli, Bu yerde, bu zamanda.
+
Alıntı:
Birinci
general:
“Pekin,
Zaman gazetesine verdiği bir röportajda, Gülen Cemaati’nin görüşlerine destek
vermekle de suçlanmış ama Doğu Perinçek tarafından sahiplenilmişti.
Böyle
ilginç bir geçmişi olan Pekin, artık uzman bir ‘kanaat önderi’. Suriye
konusundaki görüşleri ise –mealen- şunlar:
“Suriye sınırında güvenli bölgeyle yetinmek
sorunu çözmez. Türkiye Suriye derinliklerine inmeli ve Kürt bölgelerini dümdüz
etmeli. Sri Lanka devleti, Tamil gerillalarını nasıl yok ettiyse, biz de aynı
şeyi yapmalıyız.”
İkinci
general:
“İktidarın
‘güvenli bölge’ dediği yere selefiler, radikal unsurlar, IŞİD yerleşir. İktidar
bunu yaparak o bölgeyi kendi egemenlik alanına döndürmek istiyor. Ama Suriye,
artık eski Suriye olmayacak. Kürtler, bir aktör ve güç sahibi olacak Suriye’de.
Bunu değiştiremezsiniz artık. Güvenlik anlayışınızı ve önlemlerinizi buna
oryante etmeniz lazım. Ama siz radikal İslamcı örgütleri sınıra yerleştirmek istiyorsunuz.
O bölgede radikal İslamcılar olacağına, iyi ilişkiler geliştirebileceğimiz,
güçlü merkezi bir otorite altında federatif Kürtler olsun.”
Görüşler
gayet açıkseçik.
Ancak,
ülkemiz bu generallere kaldıysa, savaş alanında sırtımız yerden kalkmaz.
Öncelikle,
ikisi de tarih bilmiyor:
Taliban
1980 – IŞİD 2020 tarihini. Şeriatçılar bunlar.
Kürtler’n
4 ülkedeki 100 küsur yıllık ayrı ülke kurma hayali tarihini. Etnisistler
bunlar.
Bunlar
arısndan mı seçim yapacağız?
Öyle mi
yaptık ki?
TC
ordusu öyle mi yaptı ki?
Bunlar
Harp Akademisi’nde ne okudu ki?
+
CHP’ye
gelince:
“Çavuşoğlu
konuşmasının sonrasını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na ayırıyor:
“Bu
tezkereye neden için yana yana evet dersin? Ya evet dersin, ya hayır. dersin.
Siyaseten hayır dese, kendi tabanından tepki alacak. İlkeli bir duruşunuz
olmazsa, böyle yalpalarsınız. Kılıçdaroğlu bu süreçte sıkışıp kaldı."
Çavuşoğlu’nun
sözlerinin en ciddi kısmı bu olsa gerek.
Tezkereye
hem “evet” de, hem de “Suriye’de ne işimiz var?” de. Çavuşoğlu haklı.”
Doğru
demeyelim, geçerli diyelim.
Ancak
Çavuşoğlu şunu kaçırmış:
CHP,
evet dediği için de, kendi tabanından tepki aldı.
CHP, hem
sağcıların oyunu alan, hem sosyal demokrat takılmak isteyen taşralı
kurnazlığında boğuldu, daha doğrusu boğduruldu.
Ancak
unutmayalım:
Ecevit,
1973’te MSP ile başladı, 2002’de MHP ile bitirdi:
En
akılısı deli Bekir, onu da köstekle yatır, yani.
Ali
Topuz, Deniz Baykal, Kılıçdaroğlu, İnce, hep sağda politikacılar. Öncelikle
muhafazakarlar. Sonra, dar bakış açılılar, bilgileri ve zekaları eksik. Global
politika için yani.
Oysa,
birileri onlara iktidarı yıkmak arzusunda.
Altında
ezilecekler.
O ya bu general
farketmez, her 2 general de, CHP’yi batmaya götürür.
Daha
önceki Kemal Derviş gibi… Atilla Karaosmanoğlu gibi…
Taşıma
suyla değirmen döndürme çabası gibi…
Hariçten
gazel okutma gibi…
(21 Ekim 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder