Çarşamba, Ekim 09, 2019

Savaşın İkinci Günü


Savaş henüz başlamadı. Yalnızca, sıfırıncı günün gecesinde bombalama vardı.
Orada da önemli olan, bombalanan yerin, Suriye’nin kuzybatısı değil, kuzaydoğusu olmasıydı. Yani, Irak-Suriye sınırı bombalandı. Ki bu da, Türkiye’nin o tarafı temiz tutmak istediğini gösterir.
Başlamamış olan savaş, kağıt ve masa üzerinde tam gaz gidiyor. Herkes pozisyonunu aldı, alıyor.
+
“Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye’nin Suriye’ye planladığı olası harekata ilişkin, Şam ve Kürt temsilcileri arasında diyaloğa hazır olduklarını ve sorunun diyalog yoluyla çözülmesi gerektiğini söyledi.”
Hangi diyalog?
Şam-Ankara mı, Şam-Tahran mı, Şam-Riyad mı?
Rusya’nın hesaba katmadığı şu.
Türkiye, eğer doğudan Suriye’ye girerse, hem Esed, hem de YPG ‘by-pass’ olur.
Rusya, diğerlerine oranla en sesiz kalan ve bekleyebilen taraf oldu. Ancak, onun da evdeki hesabı çarşıya uymayabilir.
+
Kürtler aynı minval, yenildik ama ezilmedik, onun yerine dilenci modundayız:
Barzani:
“Barzani'den Trump'a: Kürtlerin kanı para ve silahtan daha değerli.”
Senin kanın kan da, senin canın can da, Ezidiler’inki, Türkmenler’inki, Araplar’ınki patlıcan mı?
Olayı, Cüneyt Arkın filmlerindeki kahpe Bizans / ABD moduna dönüştürmüş kendisi.
Adam-erkek olan, peşmergelerini sürer Suriye’ye, cav cav etmez…
Böyle artizlik yapmaz.
+
Olaya gereksiz ve etkisiz elemanlar da katılmış:
“Türkiye gazetesinden Selçuk Böke'nin haberine göre, 'Suriye Millî Ordusu' adlı grup, AKP hükümetinin Suriye'de Fırat Nehri’nin doğusuna yönelik yapacağı operasyona destek vermek üzere Suriye'nin El Bab bölgesinden yola çıktıği aktarıldı. 15 araçlık konvoyun, Cerablus kentini geçerek, Fırat’ın doğusuna doğru hareket ettiği iddia edildi. 'Suriye “Geçici Hükûmeti Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı' olarak adlandırılan Selim İdris “Fırat’ın batısını DEAŞ teröründen özgürleştirdiğimiz gibi Fırat’ın doğusunu da terör çetelerinden kurtaracağız. Millî Ordu olarak operasyona hazırız. Halkımız güven ve barış içinde yaşayacak. Terörist çetelerin bölgeden çıkarılması Türk kardeşlerimizle ortak hedefimizdir” ifadelerini kullandığı bildirildi.”
Meali:
Sivil milis, talan, yağma, tecavüz. Bunlar daha önce olmuş şeyler. Hemen her tarafın yaptığı şeyler.
Olay, yeniden insanlık ve savaş suçuna doğru gidiyor.
Geçmişin açımlaması:
“ "Milli Ordu" ve "Ulusal ordu" ismi ile İdlib'te El Kaide uzantılı Heyet Tahrir El Şam ve TSK'nin girdiği Afrin'de talan ve işkence ile adını duyuran ÖSO grupları, toplantıda “Suriye Milli Ordusu” (Ceyşül Vatani) adı altında birleştiklerini, düzenli ordu statüsüne geçtiklerini ve kendi aralarında kurdukları 'savunma bakanlığına' bağlandıklarını açıklamıştı.”
+
İç politika için savaş:
“Ağırdır, iki yıldan önce erken seçim yapılmayacağını ama 2023’e de kalmayacağını söyledi.”
Açıkçası biz de öyle düşünüyoruz. Yani savaş, ancak 1,5 yıl kamuoyunu meşgul eder veya ettirilir.
+
2 günlük savaş girdilerine bakılınca, oldukça düzenli ve mantıklı bir gidiş var. Herkes alandaki pozisyonuna hazırlanıyor. 1-2 sürpriz öğe olasılığı var.
Tuhaf bir biçimde, bu kez köşe yazarları fazla saçmalamadılar. Hatta politikacılar bile öyle oldu. Uzmanlar hala zeka ve bilgi eksikli: Kavramsal çerçeveleri yok ve ağaca bakarken, ormanı göremiyorlar.
Kısacası, bu savaşın kitapta yeri var, savaş kitabında, ‘Savaş Sanatı’nda, vd. Türkiye’ye belli şeyler getirecek ve ondan belli şeyler götürecek. Bütün savaşlar gibi. Evdeki hesabın çarşıya uymadığı yerler ve zamanlar sıkça olacak ama makro düzeyde limitler belli ve sabit.
Türkiye’nin tam hezimet alması % 10, tam yengi alması % 10, % 80 herşey averajlarda kalır.
İkinci gün momenti budur.
+
Üçüncü güne moment çıkması:
“Türkiye’nin Fırat Nehri’nin doğusuna harekat planlarının tartışıldığı bir dönemde, bölgeyi kontrol eden Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) bu sabah iki ayrı saldırı düzenlendi. SDG’nin Rakka’daki bir istihbarat üssü ile Tabka kenti yakınlarındaki bir askeri üssünü hedef alan saldırıları IŞİD üstlendi.”
Böylelikle:
Kürtler’in içinde 1 IŞİD, Kürtler’in 4 yönünde 4 Türk saldırı vektörü.
Bir yere kadar, Esed’in güçlerinin Kürtler lehine devreye girmesi zor. Rusya zor duruma düşer çünkü. Putin, Kürtler’in azıcık ezilmesine taraftar çünkü.
İspanyol mengenesi yavaş yavaş sıkılıyor işte.
+
Bitmedi daha var:
“Türk askerlerinin Suriye’nin kuzeydoğusuna girmeye başladığı iddiasına yalanlama geldi. Reuters ajansına konuşan yetkililer, Suriye sınırının geçilmediğini ve ağır teçhizat taşıyan Türk askerlerinin sınırdaki duvarın beton bir bölümünü kaldırdığını söyledi.
Askerlerin Suriye sınırını geçmeye başladığı iddiası, Bloomberg News tarafından Ankara’daki bir Türk yetkiliye dayandırılarak ortaya atılmıştı.”
E, biz ne dedik?
Devamı açıklama:
“Habertürk TV Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir ise, Genelkurmay’daki kaynaklarına dayanarak, bu durumun ‘ana harekatın başladığı anlamına gelmediğini’, ‘harekat için altyapı çalışmalarının yapıldığını’ söylemişti. Aydemir, kaynaklarına dayanarak, “Bu bir ön hazırlık çalışması, büyük ölçekli bir giriş değil” demişti.
Meali:
ABD, kızmasın. Deliği / gediği yavaş yavaş büyütelim bu arada.
Bu arada, Suriye-Irak tezkeresi de, HDP hariç, tümden kabul edildi.
(9 Ekim 2019)

Hiç yorum yok: