Cuma, Ekim 18, 2019

Şıracının Şahidi Bozacı: Ursula Kroeber Le Guin


Alıntı:
“Bir nesil, bilginin cezalandırıldığı ve cehaletin saadet olduğunu öğrenerek yetişiyor. Bir sonraki nesil, cahil olduklarını bile bilmeyecek; çünkü bilginin ne olduğunu bilmeyecekler.”
Bunu diyen kişi-kadın, yalnızca kocası öyle dedi diye, tarihin bir bilim olmadığını savunuyor. Dünya Sistemi en az 15-20 yıldır varken.
Le Guin’e 25-30 yıl saygı duydum. Romanlarından yalnızca ‘Mülksüzler’i kaale aldım, ilk okuduğum da oydu zaten.
Yetişkin, ergen, çocuk, şiir çizgisini de yeni öğrendim: Yani, kenid ağzıyla itiraf ettiği mental regresyonunu.
Asıl, kendisinin düzyazılarına çok geç ulaştım. Türkçe’de peşpeş 3 kurmaca-dışı düzyazıları çevrildi.
Oradaki Le Guin’in entelektüel zeka ve bilgi düşüklüğü, benim için dehşet vericiydi.
Ki bu alıntı, oralarda yoktu.
Ya okuma listesi çok dardı, ya da okumayı çok erken bırakmıştı ki epeyi yazar için böyledir. Örneğin koskoca Halil İnalcık, 100 yaşına kadar yaşayıp, Ancak, 1930 model Annales Okulu’ndan haberdar kalmış, sonraki 5-10 aşamayı izlememiş bile, post-Annales’çi Wallerstein – Dünya Sistemi’ni ise hiç duymamış.
Gelelim alıntının düşünce özüne:
Eratosthenes’in küresel Dünya / geometri bilgisi, 1.800 yıl hasıraltı edilmiş ama yok olmamış.
Öncelikle zaten o bilgi çok az kişi için gerekliydi, çünkü Dünya gezisi yapabilecek gemi teknolojisi yoktu. Vikgniler ve Pasifikliler MS 1000 gibi o edime yaklaştılar, Pasifikliler’de tuhaf tasarımlı bir rübu vardı, Vikingler’de ise, nereden geldiği belli olmayan bir yarım-küre mercek-dürbün.
O bilgi, o süreler ve mekanlar içinde, herhangi bir anda belki yalnızca 5-10 kişinin bildiği bir bilgi olarak kalmış ama yok olmamış, edilememiş yani.
Bilginin ne olduğunu bilmemeye gelince, asıl Le Guin, bazı bilgilerin bilgi olduğunu bilmeden 80 küsur yıl yaşamış ve ölmüş. Kendisinin zamanının en zeki ve en bilgili kadınlarından biri olarak kabul edilmiş acı bir ironi olarak.
Bilg ve zeka göreli.
Bilgi ve zeka, geometrik üs ötesi.
Yani, 110 IQ, 100 IQ’nun 1,1 değil, blki 2, belki 3 katı etmekte.
Yani, 500 kitap okuyan kişi, 250 kitap okuyan kişinin, 2 değil, belki 2 katı bilgiyi ediniyor, çünkü bilgiler kendi arasında etkileşip bilgi üretiyor çünkü. Üstelik bu etkileşim, bazı paragraflar için 100 kat olarak işliyor.
Le Guin’in bahsettiği bu cehalet, Orta Çağ’ların ortak niteliği.
Ama, üniversite ve summa da / proto-ansiklopedi de orta Çağ işi. Fahreheit 451 de Orta Çağ tipi bir bilgi tipi.
Yani, birilerinin bazı şeyleri bilmesi gerekmiyor per zaman ve her yerde. Eratosthenes kitapları, yüzlerce yıl uykuda bekleyebiliyor, onları anlayabilecek birileri gelene dek.
Çıkış:
Ursula Kroeber Le Guin için, böyle bir bilgi olarak tek şey söyleyebiliriz:
180 yıllık roman tarihinde ‘Mülksüzler’ zaman kurgusuyla biriciktir. İzlediğimiz kadarıyla, onu bir kerede kavrayabilmiş okur sayısı çok çok sınırlıdır.
Le Guin, ‘daima eve dönmek’ istese de, o romanın zamansal kurgusu, ‘asla ev yok’u vektörledi.
Bunu da bilen yok.
Ama hiç mi hiç önemi yok.
Güle güle Le Guin anne…
(18 Ekim 2019)

Hiç yorum yok: