Perşembe, Mayıs 31, 2018

AB x ABD Karşıtlığı


Uluslararası yatırımcı Soros şöyle demiş:
“İran ile olan nükleer anlaşmaya son verilmesi ve transatlantik birliğinin yıkımıyla karşı karşıyayız.
Bunun Avrupa ekonomisi üzerinde olumsuz bir etki yaratması ve diğer bozulmalara yol açması kaçınılmaz. Doların gücü, gelişen piyasa para birimlerindeki yükselişi halihazırda kesmekte.
Yeni bir büyük finansal krize doğru ilerliyor olabiliriz. Avrupa birliği, varoluşsal bir krizde. Ters gidebilecek herşey, ters gitmiş durumda.”
Ana çizgisiyle doğru olan ama birçok eksik ve yanlış içeren bir saptama bu.
AB ve ABD, artık ayrı yollarda. Bu açıkça görünüyor ama görürndüğü yerlerde ayrılma yok, ayrılma olan yerler ise pek görülmüyor gibi.
ABD, AB’nin kendi iç savaşı sayılabilecek olan ve eski sömürgesi olduğu ülkelerin çıkardığı 2 dünya savaşı ile kendiliğinden 1 nolu oldu. 1900 itibarıyla, yine ilk 10’da idi ama ilk 5’teliği güvencede değildi.
İşte bu ABD’nin AB’yi kurtarmışlığı, başta AB’nin hatası olsa da, sonda ABD’nin sömürüsüne ve eskiden kolonisi olduğu ülkeleri yeni kolonisi yapmaya yöneltti. Birinci ayrım bu ve tüm Soğuk Savaş boyunca böyleydi.
ABD x SSCB karşıtlığı ile, AB’nin 3 büyüğü İngiltere’nin, Almanya’nın, Fransa’nın SSCB karşıtlığı birbirlerinden bambaşka şeylerdi. 2. Dünya Savaşı’nda AB’yi ABD’den çok SSCB kurtardı zaten. Bu da, eski momentli askeri çelişki ama çatışma boyutuna taşınmadı hiç.
Atlayarak gidelim:
11 Eylül 2001’de ‘neo-con’ların başlattığı neo-Haçlı Seferi’nde, ABD ve AB bambaşka noktalarda yer aldı. ABD’de Müslüman nüfus % 1-3 iken, AB’nin bazı ülkelerinde Müslüman nüfus % 5 durumunda: Üstelik bu Müslüman nüfus, AB’nin eski sömürgelerinden geldiği için, 500 yıllık bir kan davası ile geliyorlar. AB’nin göçmensel 2018 açmazına ABD belki 2068’de gelir.
Burada bir nokta önemli:
ABD’yi vuran ABD’liler geleneği 50 yılı geçti ve bu kültürel bir sorun (silahseverlik de denebilir). AB’lileri vuran AB’liler ise yeni bir gelenekçik ve yeni göçmenlerden geliyor (bu yangında ABD fıştığının payı olduğu birkaç onyıl sonra ortaya çıkarılacaktır).
AB’nin BOP / GOP konusunda hatalı olduğu nokta şuydu: Kendisini doğrudan ilgilendiren bir dert değildi. Sonuçların olumsuz yanları ise daha çok AB’yi vuruyor. Yani, ABD’nin başına sardığı belayı gönüllüce üstlendi.
Ekonomik açıdan ise durum şu:
2007 Krizi’nin en önemli etkeni olan karşılıksız krediler konusu, ABD’deki konutta olmasa bile, AB için de geçerliydi.
Ekonomik açıdan yollar şöyle ayrıldı.
Krizin ertesinde hem AB, hem de ABD, uluslararası piyasalara karşılıksız 1’er trilyon dolar sürdüler. ABD şimdi onu geri çekiyor. Ancak ABD, AB’nin parasını da çekiyor. Yani kur savaşlarıyla ABD, AB’nin artı-değerini sömürüyor. 1 trilyon dolarlık kalıcı bir kayıp, AB’yi epeyi etkiler. ABD ekonomisi toparlanıyor gibiyse de, AB için öyle değil pek.
Soros’un asıl gösterdiği nokta da bu:
Piyasayı düzeltme çabaları sonucunda / ertesinde, piyasa çok bozulduğu için, piyasayı düzeltmeye uğraşanlar piyasayı bozmuş olduğu için, vd piyasa, bir daha uzun süre düzelemeyebilir.
Bundan sonra da AB ve ABD ayrı yolları seçer. İngiltere, AB’siz ve ABD’li yolu zaten 2001’de seçmişti. Ve bunu çok pahalıya, en temelde parçalanarak ödeyecek.
Şu anda sorun İran değil, Rusya. AB, İran’dan çok, Rusya ile olumlu ilişkiler istiyor, çünkü komşusu, çünkü enerji açığı var.
Soros’a şu noktada katılmıyoruz.
Ters gidebilecek herşey ters gitmiş falan değil. Ters gitmeyecek şeyler, ters kılındı. Asıl ters olan şeylere sıra gelmedi ki.
Su, gıda, enerji, iklim, göçmen krizleri bu krizden daha makro ve onlar başlamadı daha.
Ters gidense şu:
GOP projesinin astarı, yüzünden pahalıya geldi:
Yaratılan 10 milyon göçmen olağan AB asgari ücretlerinin üçte birine çalıştı. AB’nin nitelikli genç insanları AB’yi terk etti: Son 2-3 yılda yalnızca Fransa’yı 4 milyon Fransız terketmiş.
Ara şerh: Ulus-devlet kavramının bu çeşit çözülmesi ilginç: insanlar doğdukları veya doydukları yere değil, rahat ettikleri yere vatan demeye başladı ya da para herşeyi satın almaya başladı, Araplar’ın İstanbul’da olduğu gibi. Ve bu da, ana akım sorunlarından başka bir sorun.
ABD x AB çelişkisi nereye varır?
Soğuk savaşa da, sıcak savaşa da varmaz. Suriye’de Rusya x ABD dolaylı çatışması gibi, örtük çatışmalara dönüşür. İran konusu ile bu böyle kılındı.
Soros’un sözünü ettiği global finansal krizin ise bunlarla ilintisi yok:
Piyasada belki 50, belki 80 trilyon dolar karşılıksız para var Bunun ne yapılacağı belli değil. Bunun ekonomik karşılığı yok.
Yani bu kadar yağ ile ekonomik fren tutmaz ve tutamaz.
Soros’un imlediği bu:
Global ekonomiyi şu anda hiç kimse yönetemiyor.
Devamında da şu:
Ekonomiyi yönetemiyorsan, politikayı da, militarizmi de yönetemezsin.
Yokkutuplu Dünya da bu demek zaten.
(29 Mayıs 2018)

Hiç yorum yok: