Bu
evlilikten ne hayır gelecek ki?
Hoş, bir
evlilikten ne hayır gelecek ki?
Haber
şöyle:
“Hemşire
Yasemin Kirman, astsubay Oktay Baştürk ile Anıtkabir’de selfie çekmek isterken
tanıştı. Bir yıl sonra evlenen çift, Anıtkabir’e bu kez gelinlik ve damatlıkla
giderek aynı pozu verdi. Oktay Baştürk, oğulları olursa adını “Mustafa Kemal”
koyacaklarını söyledi.”
Rahmetli
dayımın çocuklarının adları Mustafa ve Kemal idi. Ancak bu dayım aynı zamanda
şeriatçı idi. Sol elimi kullanıyorum diye elime vururdu, vazgeçeyim diye.
Bunlarınki
de o hesap.
Budalalar
gemisi batıyor. Bakan çok. (Bir kitap adı, Dost Yayınları.)
Budalalar
gemisi batıyor. Bakan yok. (Yine bir
kitap adı, Dost Yayınları.)
Budalalar
gemisi batıyor. Yazan 1 kişi. (Bu da ben oluyorum.)
Budalalar
gemisi bir alegori, metafor, teşbih, mecaz, vd.
Çok
bilinen bir klasik yağlıboya resim var. Onun da adı ‘Budalalar Gemisi’.
Hem de
500 senelik bu tablo.
Yani,
nasıl ki 500 yıl önce de ‘Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev’ vardı ve yazıldı.
Şimdi de ve o zamandan 500 yıl sonra da, batan budalalar gemisinde gönüllü
tayfalık var ve yazılıyor.
Dipnot:
Avrupa
dillerinde ‘budala’ ve ‘deli’, aynı sözcükle karşılanıyor, ben ilkini
yeğliyorum.
(9 Mayıs 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder