Haber
şöyle:
“…reel
faizler, TCMB'nin geç likidite penceresi borç verme faiz oranını 300 baz puan
artırarak yüzde 16,5'e yükseltmesinin ardından yüzde 5-6 bandına erişti.”
Batı /
G-7 ne durumdaymış peki?:
“En
düşük reel faiz eksi yüzde 1,9 ile İngiltere'de görülürken bunu yüzde eksi
1,4'le Almanya takip ediyor.”
E peki,
neden hala AB’ye yatırım var da, TC’ye yok?
Batı’da
% 100 güvence var. Yani, yıl sonunda 100 avronun Almanya’da 98,6 avro kalacağı
kesin.
TC’de
belki 0, belki eksi güvence var. Ki sonuç, bu 1,4 avro kaybın daha büyüğü
demek. 98,6 / 106 = % 93 güvence demektir ki yabancı yatırımcıya yetmiyor demek
ki.
Çünkü:
Yatırım
kararıyla, fabrikanın açılışı arasında 5 yıl geçebilir.
Çünkü:
TC o
fabrikaya el koyabilir.
Çünkü:
Yatırımcının
parası bloke edilebilir.
Çünkü:
Bürokrasi
ve rüşvet var.
Çünkü:
Her
ülkeye düşen yatırım payı, bizde zaten 600 küsur milyar dolar olarak kotayı
doldurdu çoktan. TC, global toplamın % 1-1,1’i eder, demek ki 60 trilyonluk
yatırım sözkonusu.
Çünkü:
Global
fonlar artık yatırıma yönelmiyor. Kayıtdışı olarak, bilgisayarlar içinde yer
değiştirip duruyor yalnızca.
Durumlar
gerçekte bunlar iken, yandaş basın bunu bile olumluymuş gibi sunuyor hala.
Dipnot 1:
CHP veya
İnce, bu konularda hala tek sözcük etmedi. Onlar da, bu konuda yetersiz yani.
Verecekler % 15 reel dolar faizini yani.
Dipnot
2:
Kabaca
sabit bir kur varken, doları liraya çevirip % 17-18 faiz alıyorsan, dövizin
global faizi eksi iken, reel faiz zaten % 20 olur.
Dipnot
3:
Tüketimin
niceliği düşmeli ve niteliği zorunlu gereksinimdeki ve reel ürettirici alanlara
kaydırılmalı. Bu da, (nominal ve reel) ekonomik
küçülme demek. Bunu yapmak için çok geç kalındığında, ancak bu telaffuz
edilecek, onu kesin tahmin ediyoruz. Testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok
olur, yani.
Dipnot
4:
Kapitalizm,
Batı’da da kendi kendini çok kez küçültmüştür. Ki zaten kriz de o demektir.
Örneğin kredi faizlerini arttırırsan, kerdiler, yatırım ve tüketim düşer,
ekonomi de küçülür.
(25 Mayıs 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder