İş
Bankası şöyle bir iş eylemiş:
“İş
Sanat, Türkiye’nin en büyük sanatçılarından, türkü ve bağlama üstadı Neşet
Ertaş'ı özel bir konserle anıyor. “Neşet Ertaş’a senfonik saygı duruşu”
niteliği taşıyan ‘Gönlüm Hep Seni Arıyor’ başlıklı konserde, Ertaş’ın
türküleri, koro, senfonik orkestra ve dört solist için şef Serdar Yalçın
tarafından düzenlenmiş haliyle dinleyicilerle buluşacak. Yalçın’ın, 2010’da
UNESCO tarafından “Yaşayan İnsan Hazinesi” seçilen Neşet Ertaş’ın
eserlerinin senfonik bir orkestra tarafından seslendirilebilmesi amacıyla tekrar
düzenlediği türküleri, uluslararası başarılarıyla dikkat çeken soprano Gülbin
Günay, senfonik türkülere olan özel ilgisiyle öne çıkan alto Zeynep Halvaşi,
dünyada özellikle Donizetti operalarının aranan seslerinden tenor Bülent Bezdüz
ve opera sanatçılığının yanı sıra özgün türkü yorumlarından oluşan ‘Buram Buram
Anadolu’ isimli albümüyle müzik çevrelerinin dikkatini çeken bas bariton Zafer
Erdaş seslendirecek. Konserde bu isimlere eşlik edecek İstanbul Opera
Orkestrası’nı ve koro şefi Sema Subaşı'nın çalıştırdığı İstanbul Opera
Korosu’nu ise şef Serdar Yalçın yönetecek.”
Bu ne
iştir beyler?
Bu adam,
benzeri bir şey istese, kendisi yaşarken bunu yapmaz mıydı?
Neden
yapmadı?
Neden
yapmak istemedi?
Neden
sahneye her daim tek sazla çıktı?
Bu
insan, bin yıllık bir geleneğin belki de son temsilcisiydi. Başka ülkelerde, bu
türden geleneklerden olduğu gibi sürdürülür.
Bu
insan, kendi biricik tarzını, babasına karşı çıkarak, onun tarafından
kovulmacasına yaratmış ve sürdürmüştü.
Bazı
ensesi kalınların masabaşında kendi keyifleri için bu türden fantezilere
girmeleri; ölmüşlere saygısızlık, absürd, sanatı kubura çevirme olmakta.
Sizin
paranıza da, plaza gökdeleninize de…
(8 Mayıs 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder