Önnotlar:
Bir: Türkçe
‘Yeni İpek Yolu’ dergisini okuduğumuzda, Çin’in kullandığı yeni emperyalist ve
global hegemonluk dilinin (Trump’ınkinden) ABD’ninkinden veya Erdoğan’ınkinden
pek de farklı olamadığını gördük. Tez, aynı tez: Biz Dünya’ya iyilik yapıyoruz
ki bu arada 10 milyon ölü ve 100 milyon göçmen var ortada.
İki: Çin’in
neden ilk aşamada emperyalist olamayacağını, daha çok bunu ilk kez deniyor olmasına bağladığımız tezimiz aynı.
Üç: Tamam,
Çin 1999’da geldi ve Türkiye’ye stratejik
ortaklık teklif etti ve Türkiye bunu algılamadı
bile ama Çin’in bula bula, 50 yıllık hempalarının eksi zekalı ve eksi bilgili
torunlarını bulması büyük hata.
Dört:
Yani Çin, kendine Türkiye’de nitelikli eleman olarak, solcu geçinen Adnan
Akfırat’ı değil, muhafazakar sayılan Eyüp Sarıtaş’ı seçse gerektir ki bunu tarafsız
bir global-anarşist (hegemonsuzlukçu
ama ortak çalışmacı) olarak yazıyoruz. Diğer bir deyişle, kılavuzu karga olanın sonu belli, 50 küsur yıldır belli yani.
+
Çin ile
ilgili yazılan uluslararası metinler, hep aşırı manipülatif. Bu kezinde, arada (az manipülatif) bir metin
okuyabildik şükür.
Alıntı:
“İran’ın
Amerika’yla olan mücadelesi, ülkeyi Çin’e daha da yakınlaştıracak ve Çin’le
yapılan ticaret de, zaten İran’ın enerji ticaretinin neredeyse üçte birini
oluşturuyor. Çin’in İran’la olan enerji bağları, Trump yönetiminin
yaptırımlarının bir sonucu olmanın yanı sıra Pekin-Washington ticaret müzakerelerinin
karmaşıklıkları nedeniyle de azalabilirken, Çin ve İran, eninde sonunda
aralarında işbirliği yapmanın ve ABD’yi engellemenin bir yolunu bulacak.”
Meali:
ABD
artık tekkutuplu hegemon veya global birincil güç değil artık. Herkes, ABD’den
ve dolardan uzağa kaçmanın yolunu arıyor ama bunu çok çok yavaş eyliyor.
AB de,
dolardan değişik bir tedavül sistemi denemesine girdi bile.
Sorun,
herkesin ABD’den çok korkmasında. ABD korkulmayacak bir ülke değil ama korkunun
ecele yararı yok. Bir de, eğer şimdi hızla dönüşüm gelmezse, AB ve Dünya’nın
geri kalanı da ABD ile birlikte batacak.
+
Alıntı:
“Washington,
Avrasya’dan yarım dünya uzaktadır.”
İşte bu
hata:
ABD
Dünya’ya yalnızca bir tık yakınlıktadır.
Daha
İngiltere zamanında global uzaklıklar, hegemonlar için büyük sorun olmaktan
çıkarılmıştı.
+
“Bir
başka ifadeyle Çin, artık çoktan Ortadoğu’da.”
Çin’in
emperyalizmdeki en büyük sorunu şu: Küçük düşünmek:
Uçak
gemisi Varyag’a Doğu Akdeniz’de tur
attırarak Ortadoğu sorununun içinde olunmaz.
Bir de,
Kuzey Suriye’deki Çin Uygurları’na karşı
aktif savaşa girmek istenerek de, Ortadoğu’da olunamaz.
Küçük beyinlilik tam da budur işte.
ABD de
tam da bunu yapıyor işte.
Çin de
nedense buna takılıp kalacak işte.
O
nedenle, AB çözülürken ve Çin de bu türden emperyalist olamazken, Dünya daha uzun süre yokkutuplu kalacak gibi…
Metin
bunu çok güzel imliyor ama kulağını tersinden göstererek:
Yapılmasını
global-güç olmak saydığı şeyler, Çin’i
tam da başlamadan bitirecek şeyler aslında…
Sorumuz
şu:
Çinli
bir uzman bu metni okusa, ne düşünür ve ne der ve ne yapar acaba?
Bizim
tezimiz şu:
Hiçbirşey
değişmez onlar için.
Çin de,
farklı düşünenleri sevmiyor zaten.
Bunu,
Tienanmen Meydanı’nda yok edilen, o tank
önündeki kişi öyküsü ile epeyidir biliyoruz zaten.
(4 Temmuz 2019)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder