Salı, Temmuz 16, 2019

KONDA Genel Müdürü Ağırdır: AK Parti'nin kendini toparlaması çok zor, çünkü felç oldu


O ya da bu şirket, o ya da bu kişi farketmez, bu araştırma şirketlerini ve sahipleri, genelde ne nicel okumayı biliyorlar, ne de nitel okumayı.
Bizce, bunun temel nedeni, onların temel sosyolojik ve polotik terminolojiden habersiz olmaları ve bir kavramı diğerinin yerine yanlış oturtarak kullanabilmeleridir.
Burada sözkonusu olan, AKP’nin felç olması ve bu bir yanlış okuma.
Bir alıntı:
“Ağırdır, AK Parti'nin felç olduğunu ve liderinin iktidarını sürdürmek için bir aygıta dönüştüğünü ifade etti.”
Felç olma, yine açıkseçikçe tanımlanmıyor.
Ancak bir gerçek var:
AKP sonradan böyle olmadı, baştan hep böyleydi. Ayrıca bu, meclisteki tüm partiler için böyle.
Hiçbir partinin gerçek ideolojisi yok.
Hiçbir parti sol eğilimli değil.
Hiçbir parti, liberalizmden çıkmayı düşünmüyor. Oysa, Türkiye’yi ve Dünya’yı felç eden şey, bu liberalizm. O kendi kendini felç etti ama Dünya’daki hiçbir parti onu terketmeyi düşünmüyor hala.
Birincisi bu.
+
Sonra, asıl felç olan devlet, TC devleti.
“En küçük birimden en büyük birime kadar, nüfus dairesindeki çok basit bir işimizden, bir şirketin çok önemli bir teşvik meselesine kadar kamuyla işi olan herkes görüyordur ki, devlet dediğimiz mekanizma çok büyük çöküş içinde.”
Ancak bu durum da yeni değil. Simgesel olarak, Aralık 2013’ten beridir bu ülkede devlet yok. Yargı, askeriye, şu bu, hep birbirine ve birbirlerine düşmüş ve çatışmış durumda.
İkincisi bu.
Tabii asıl büyük panoramada, felç olan şey, globalizm olmakta.
+
Ağırdır makro sorunları şuna bağlıyor:
“Devlet mekanizmaları, deneme yanılmayla değişiyor. Bu kadar büyük bir sistem dönüşümünün, mutabakat aranmadan sadece bir kişinin iradesiyle yapılıyor olmasının ürettiği bir yönetim problematiği var ortada.”
Ağırdır, Fransa’daki 5 cumhuriyeti, İspanya’daki 6 cumhuriyeti, Türkiye’deki inkılapları bilmiyor gibi davranıyor.
Sistemi değiştirmeden önce veya değiştirme sırasında, bir önceki sistemle bir sonraki sistemin çelişen ayrıntılarını yasalardan temizlemek gerekir.
Sorun, tek adam değil.
Sorun, tek adamın Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi’nde, uluslararası hukukta, anayasada, yasalarda şu anda yazılı olmayan şeyler yapmaya kalkmasında. Her tek adam bunu yapmaz. Zaten bu tek adamın bunu yapması da, kendi yararına değil. O, başkancılık oynuyor yalnızca.
AKP’liler, Erdoğan’a ulaşamamaktan yakınmışlar. O, onun damatları var, danışmanları var. Herşey bir numarayla halledilmez zaten.
+
“AK Parti, sempatizan seçmeni ciddi bir biçimde kaybetti.”
Yanlış.
AKP, madden ve manen satılık seçmenini kaybetti. Sosyal market musluğu kısıldı. Din edebiyatı, rakiplerin eline geçti.
+
“100 kişiden 38’i, kendini çekirdek seçmen kategorisinde değerlendirirken, şimdilerde 27 kişi bu tanımı yapıyor.”
Biz, bunu hep 30 olarak gördük. Hala da aynı olduğunu düşünüyoruz. Bu 20’un içinde, milliyetçi, şeriatçı, tem adamcı var ama hepsi de çakma. O tür çakma taraftar seçmen, Menderes’i pohpohlar, o asılınca ağlar, sonra gider, bir sonraki kralı şakşaklar.
Yani buradaki en temel sorun, 1946-2019 arasındaki çokpartili parlamenter demokrasi Türkiye’de işlemedi ve çöktü. 1. Cumhuriyet de çöktü ama bu, başka bir şey. Çünkü, Dünya7da da çokpartililiğe ve demokrasiye kanilik azalmakta, bizde daha hızlı azalmakta yalnızca.
+
“İktidar artık gri alanda olup da kendisine bakan seçmeni ikna edemiyor, sahiciliğini yitirdi.”
Yanlış.
Gri alandaki seçmen, sahicilikle değil, sahtecilikle ve yalanla ikna olur ve oy verir.
+
“Ekonomik bakımdan gelişmiş, kalkınmış ve artık hukuk ve özgürlüğü mesele eden metropoller, kalkınmaya çabalayan Orta Anadolu ile Karadeniz ve geri kalmış Doğu ve Güneydoğu olmak üzere, karşımızda 3 Türkiye var. Sosyolojik olarak ise, muhafazakarlar, sekülerler ve Kürtler var. Türkiye’nin sadece 4 kimliği kapsayan değil, 3 Türkiye’yi kaale alan yeni bir siyasi programa, ütopyaya ihtiyacı var.”
Ona, ‘yeni ütopya’ değil, ‘yeni yalan’ denir.
+
Yani, Ağırdır’ın var olduğunu sandığı politik panaromayla, var olan asıl politik panoramanın hiçbir ilintisi yok. O kafasındaki okuyor yalnızca. Gerçeklere bakmıyor ki onları görsün.
+
Çıkış:
Ağırdır, onlarca saptama yapmış. Hepsini tek tek değilleyemeyeceğiz.
Saptama şu:
Çökmüş iktidar partisi, çökmüş ülke, çökmüş sistem, çökmüş Dünya. 5 bin yıllık Dünya Sistemi’nde 14. bunalım dönemi.
Kimse buna çözüm aramıyor, kimse de liberalizmi terketmeyi düşünmüyor.
Öyleyse, gelsin savaş, kıtlık, salgın…
İşte asıl o zaman görsünler, felcin ve çöküşün ne olduğunu…
(16 Temmuz 2019)

Hiç yorum yok: