Salı, Temmuz 09, 2019

Göçler dünya politikasını değiştirmeye devam edecek


Eksik ve dolayısıyla yanlış, tamamı ve doğrusu şu:
“Göçler dünya tarihin değiştirmeye devam edecek.”
Tarihte yazılı olarak yakından izlenen en önemli göç dalgası, Roma’nın yıkılmasına neden olan ve 400’lerde başlayan Kavimler Göçü.
Roma, yüzyşıllarca uyruklaştırmaya çabaladığı barbar kavimleri, nüfusu azalınca, beleş istihdam niyetine, kendi topraklarına gönüllü almaya başlamış. Olar da ilk iş olarak, Roma’yı yıkmışlar.
Araplar, Türkler’i köle asker olarak almışlar, onlar da ilk iş Araplar’ı köleleştirmişler.
ABD de, şu sıralar tüketici kılamadı halkları haritadan silip, bir bölümünü tüketci kılıp, geri kalanını da asgari ücretin yarısına çalışan göçmenler olarak kendi topraklarında istihdam etmeşe başladı. Güney ABD’de 150 milyonluk Meksika’nın % 10’una denk gelen, 15 milyon Meksikalı çalışan var.
Sonra da gelsin duvar örmeler: Çin Seddi Türkler’i durduramamış, onu düşünen yok.
Gerçekler bunlar ama konuyu bir akademisyen ele alınca, hemen gelsin dezenformasyon olmakta.
Bir alıntı:
“Eskiden ırkçılık, sadece biyolojik ögelerle açıklanmaya çalışılıyordu ama küresel sürecin dönüşümünden sonra, ırkçılığın çok daha geniş bir yelpazede kültürel ögeleri, din motifini ve birçok farklı motifi de beraberinde getiren bir düşünce olduğunu da görmek mümkün.”
Yanlış, silme yanlış.
Her türden ayrımcılık / diskriminasyon, birden çok öğe içerir.
Peki, nerede ekonomik öğe?
Biri gelip, senin işini yarı fiyata yapıp, seni işsiz bırakırsa, sen ona düşman olmaz mısın?
Olursun.
G-7 nüfusu, Dünya nüfusunun % 15-20’si.
Dünya göçmen nüfusu, Dünya nüfusunun % 5’i.
Hem göç alıp, hem göç veren ülkeleri hesapdışı bırakırsak, gelişmiş ülkelerdeki göçmen oranı % 20-25’tir, gibi bir çıkarsama olur ki veriler bunu doğruluyor zaten.
Almanya, 1960-1980 arasında Türkler’i misafir işçi olarak aldı. Başına vatandaş olarak 1-2 milyon kişi kaldı.
Bundan hala ders almıyorlar.
“… Almanya’da herkes “göçmen krizi” kavramını kullanıyor.”
Ona ‘göçmen felaketi’ demek daha doğru, en azından ölen göçmenlerin bakış açısından…
“Çünkü mülteci hareketleri, Avrupa’da hem yeni milliyetçi, şoven, hem de sağ popülist hareketlerin hepsine güç kazandırdı. Mültecilik, göç ve İslam meselelerinin bu hareketlerin güçlenmesinde ön plana çıktığını söylemek mümkün.”
Eksik bilgiler şunlar:
AB ülkelerinin halkları artık üremiyorlar. Hem nüfus yaşlanıyor, emeklilik maliyetleri artıyor, hem de genç ve ucuz işçi bulunamıyor. Bunun için, gelsin göçmenler deniyor.
Göçmen yaratmak için, savaş yaratılıyor, onu yaratmak için, Arap Baharı gibi, saçma sapan tezler üretiliyor.
Bu bir kısırdöngü, tıpkı Kavimler Göçü dalgaları gibi. Roma’nın kendini yıkması en az 100 yıl sürdü, AB de Brexit ile o yola girdi zaten.
Sonra ne mi olacak?
Koskoca Roma İmparatorluğu’nun kağıda dökmedi Roma Hukuku’nu barbarların kağıda dökmesi gibi, bu yeni barbarlar da yıktıkları uygarların değerlerini taklit edecekler, tıpkı büyükçülük oynayan çocuklar gibi…
Olup biten budur özetle…
(9 Temmuz 2019)

Hiç yorum yok: