Cumartesi, Mayıs 14, 2016

Alaturka Müzayede Dünyası

Türkiye’de bilmem kaçıncı kuşak sermaye birikimi ve birikimlerin el değiştirmesi 1983’te başlatıldı. 2013’e kadar olan 30 yılda, artık koleksiyon malzemelerine yatırım yapılır duruma gelindi. 1990 saptamasıyla Türkiye’de resim koleksiyonu oluşumu pratikte sıfırdı ki bu, bir galericinin bizzat bana o tarihte ifade ettiği bir durum idi.
25 ylda gele gele yılda 100 büyük müzayedeye ve 500-1.000 küçük / tepsisel / çöpsel müzayedeye vardık.
Beyoğlu’nda onlarca vintac dükkan açıldı ama 5 yılda ilk kuşak ringe havlu atıp, devren kiralık ilanları asmaya başladı bile.
Büyük müzayedelerde her müzayedede 1 milyon lira civarında ciro hedefleniyor. Küçük müzayedelerde ise, yılda 40-50 mezatta 100 bin lira ciro hedefleniyor.
Her iki tarafın da ortak yönü şu:
Aynı mallar dolanıp duruyor. Büyük müzayadelerde para aklanıyor (bu konuda 3 kitap çıktı Türkçe’de) veya koleksiyonerler artık vefat ediyor veya mal sahibi iflas ediyor veya vd / vb.
Hurdacılar da mezat yapıp internette mal satar olduğu için, taze mal çıkmıyor. Yani, ilk kuşak kültür metaları ticareti düğümü yaşanıyor şimdi ve burada.
Nokta. Es.

(12 Mayıs 2016)

Hiç yorum yok: