TC’yi
terketmeyi, 2001’den beridir düşünüp, bunu becerememiş ve artık burada geberip
gitmeye teslim olmuş biriyim.
Red
Kit’teki kuçu Rin Tin Tin, kafasına taş düştükten 2 saat sonra ahlar. Bizim
aydıncıkcıklar da, AKP’nin ancak 13. yılında aydılar açmaza ve TC’yi terk
etmeye başladılar.
Bir
gazeteci, Murat Aksoy, güzel bir dizi röportaj yapmış. Biz de onu parça parça
irdeleyelim dedik.
Damardan
girelim:
“Beni umutsuzluğa
düşüren iki şey var: Birincisi, şu an iktidara sahip rejimin hukuku,
özgürlükleri, hatta ahlakı, temel insani değerleri ne kadar ayaklar altına
alırsa alsın çoğunluğun desteğini yitirmemesi. İkincisi ise, muhalefette olan
kesimin – sadece siyasi partileri değil toplumsal muhalefeti de kastediyorum –
bölünmüşlüğü, iktidarın bencilliği ve yozlaşmasını paylaşması.”
Tersinden
bakarsak:
TC sözü
geçen açılardan en kötü durumda değil. Sonuçta, bir siyaset akademisyeninin
Özal-Akbulut, Demirel-Çiller, Erdoğan-Yıldırım çizgisini bilmesi ve tarih
bilinci açısından imlemesi gerekir kanısındayız. Bu, sudaki balık gibi suyu bilmemek olmuş.
Yani:
Bir:
TC, ilk
kez bitmedi: 1938, 1950, 1960, 1971, 1980, 1983, 1993, 2013 ile 8 kez bitti.
Fransa’nın bilmem kançıcı cumhuriyeti de izansız, bizimki de izansız. Yani, cumhuriyet ölçeğinde ve ölçütünde tarihsel
mantık ve düzen yokmuş, bunu gördük.
İki:
En büyük
sorunumuz, her zaman olduğu gibi entellektüelsizlik ki buna o söyleşisi yapılan
da dahil.
Üç:
Bir
ülkede bilimi, sanatı, düşünü iktidar veya muhalefet yapmaz. Akademisyenler
yapar, marjinaller, ar-ge’ciler yapar, sanatçılar yapar, bilimciler ve düşüncüler
gündem-dışı gibi oldular. Sancar ve Pamuk, gündem-dışı veya tarih bilinçsiz
örneğin.
Röportajın
bu parçası bir noktada zayıf kalmış:
Bu kişi,
iş nedeniyle gitmiş ve dönmeyi düşünmüyormuş.Yani, politik bir protetsto veya
can havli sözkonusu değil.
İşin
berbatı, özgürlükçü biri değil. Bilgili biri değil: Özgürlükçü olmayan solun
olmayacağını söylüyor, sanki SSCB ve Çin tarinte yok.
Dolayısıyla,
bu kişinin ve bunun gibilerin iyi ki gittiğini düşünüyoruz. Kalıp, ortalıkta
dolanıp, bozuk greyder gibi, yolun ortasında yatıp, yol açacağına, yolu
tıkardı.
(25 Mayıs 2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder