Pazar, Mayıs 01, 2016

Taht Oyunları ve Anarşizm

Taht Oyunları; iktidar, kralllık ve devlet güzellemesi olan bir popüler kültür ürünü ve bir televizyon dizisi.
Anarşizm ise; iktidarın, krallığın, devletin değillenmesi olan bir ideoloji.
Klasik marksist diyalektikten farklı olarak, bir tezi abartırsan, karşıtına varacağına ilişkin, uzun dönemli deneyimsel bir kanı vardır.
Taht Oyunları da, yukarıda sayılanları güzelleye güzelleye, onların tam karşıtına, yani anarşizme varıyor ve onu güzelliyor.
Bu, Savaş Oyunları filmindeki gibi, tüm olasılıkların ve olanakların imkansızlığa ve zarara vardığı durumuna benzer olsa da, o değil.
Burada; Taht Oyunları onları güzellediğini sanarak onları çirkinliyor aslında, durumu var.
Burada, kurmaca öykünün trüğü olarak kullanılan yöntem ise, sürekli sürpriz olması. Yani, sürekli en güçlü adaylar yok oluyor.
Bu da, gerçek yaşamdaki ve tarihteki; Nizam-ül Mülk, Hasan Sabbah ve Ömer Hayyam triyalektiğine ve trilemmasına varıyor.
Yani:
Gerçek tarih de, kurmaca tarih de, bazan devletsizliğe varır.
Ki bu da anarşizm olmakta.
Ki bu da, Ukrayna 1920 Makhno reel-durumu olmakta.
Ki bu da, kurmaca örnek Taht Oyunları’nda cücenin durumu olmakta:
Devletbaşılıktan kaçıp kaçıp, kafayı habire oraya toslaması, durumu yani. Bazıları, engellli de olsa, iktidara mahkumdur yani.
Sonra, 5 milenyumluk tarih ve Dünya Sistemi bilgisi birikiyor.
Tüm çabaların toplamı, 3-5 tane (25-30’dan balyapı 250-300’e varan) farklı periyotta tarih siklusu oluyor.
Tarih, Anadolu-TC 1940 ile 1100-1500 arasındaki 400 yılda 50-100 tane olan Anadolu beylikleri arasında gidip geliyor.
Tarih, 1600’deki Almanya Roma-Germen tek devleti ile 1650’deki 100 Alman prensliği arasında gidip geliyor.
Taht oyunları da, göreli küçük bir mekan olan İngiltere Adası’nda 7 x 7 = 49 krallık tasarlıyor ki gerçek tarihte de İngiltere’nin pek pek dörtte birinde 7 krallık var imiş.
Not:
İngiltere’nin 2. Dünya Savaşı ertesinde, reel politik olarak değil de, James Bond gibi, John le Carre gibi, Yüzüklerin Efendisi gibi, Taht Oyunları gibi, kurmaca olarak global iktidar hayali de acaip kısacası...
Horoz ölür, göz çöplükte kalır imiş kısacası...
Anarşizm de, kazanacak da olsa, yitirecek de olsa, bazan oyunu hiç oynamaz imiş kısacası...
Gelecekbilim de, haklı çıkacak olsa da, olmasa da, bazan hiç kestirim yapmaz imiş kısacası...
Ki bu da anarşist gelecekbilim epistemiği olmakta...

(27 Nisan 2016)

Hiç yorum yok: