Pazartesi, Haziran 20, 2016

Bilimkurgunun Gelecekbilimi

Önnot: Bu metni genç bir arkadaşa yazmasını önerdim. Sonra, onun genç olduğu için buun ayzamayacağını ayırsadım. Oturup kendim yazıyorum.
Popüler kültür ürünü olan çizgiroman, 1930’lar, 1960’lar, 1990’lar, 2020’ler çizgisiyle düzenli olarak değişti.
Popüler kültür ürünü olan bilimkurgu roman ise, 1840’ler milatlı. Arada epeyi boşluk yaşadı. Çizgiroman çizgisinden biraz daha farklı bir izleği oldu.
Dolayısıyla biz onun düzensizliklerini değil de, 1960’lar, 19907lar, 2020’ler izleğini irdeleyeceğiz.
1960’lar bilimkurgusu Soğuk Savaş Savaş dönemininkiydi. 1990’lar bilimkurgu Soğuk Savaş’sız dönemininkiydi. Aradaki temel fark gevşeme ve gelecekbilimin bilikkurguyu açık ara geçmesi oldu.
Zaten asıl sorumuz bu:
Neden gelecekbilim bu denli açıkseçik bir fark yarattı?
Bizcesi öncelikle, geçmişbilim ve Dünya Sistemi modeli ile ki onun da başlangıcı 1960’lar. (Ancak, tarihin tama bilim yapılması çabası, taa 1900’lere iniyor, derleme ve kavramsal-çerçeve’leme ile.) Dünya Sistemi gelecekbilimin omurgası oldu.
Sonra, birbirleriyle karşılaştıkları tahmin edilen eşzamanlı Asimov ve Flechtheim’den ikincisinin düşünceleri ağırlık kazandı. Ki bu aynı zamanda bir gelecekbilim-bilimkurgu tez-antitez ikilisi oldu. Haklı çıkan psiko-tarih değil, gelecekbilim oldu ve o bugün bir tam-bilim.
Sonrasında, 1990’larda bilikurgu çok bariz olarak gerilerken, gelecekbilim çok bariz olarak ilerledi. Çünkü Dünya’da binlecre gelecekbilim (askeri, siyasi, iktisadi) kurumu kuruldu.
Şerh: Tüm hepsinin düşünce yelpezasenin, değil 360 derecesini, 120 derecesini bile dolduramamaları, çok çok ilginç bir durum ve bu yakın gelecekte gelecekbilimin başına iş açacak.
Ayrıca teknoloji, söz geçen dönemde üssel üzeri üssel ilerledi. Bilimkurgunun 100 yılda gerçekleşen kehanetleri 5 yılda bir yapılmaya başlandı.
Ölümsüzlük artık mümkün,kafa nakli artık mümkün, Güneş Sistemi’nin dışına çıkıldı, Dünya benzeri gezegenler gözlendi, vd, vs.
Bilimkurgu bunları bir hayal olarak gerçekleştirirken, gelecekbilim bunların kültürel yerini haritaladı çoktan. Epistemolojik olarak (geçici de olsa) gelecekbilim bilimkurgunun çok çok önünde şu an.
Aynı dönemde, nasıl ki Dünya’ın en nitelikli zihinleri bilimkurgu yazdıysa, Dünya’nın en nitelikli zihinleri gelecek için kestirimlerde bulundu. Limit de geçildi ama. Yani gelecekbilim de, 2020 momentiyle, aşağı yukarı pilini tüketti.
Şerh: Gelecekbilim, bilikkugusal fantazya yoluyla bile olsa, Orat Çağ çalışmaması çok ilginç, çünkü şu an öyel bin tarihsel momenttiyz. Daha da ilginci bilimkurgu, henüz 1960’larda bu gelmekte olan Yeni Orta çağ’ı, örneğin ‘Fahrenheit 451’ ile öngörmüştü zaten ama kendi öngörüsüne kendi inanmadı.
Saptamamız şu o zaman:
Bilimkurgunun minimum, gelecekbilimin maksimmum da istop ettiği, yani büküldüğü bir eğer sırtı geometrili tarihsel momentindeyiz. Yani, yollar çatalanıyor ve beyinler yalpalıyor diğer bir deyişle.
Sonuçta her ikisi de, en az üçer yola girebileceğine göre, heksalektik bir panoramamız var demektir.
2016-2020 arası bu çalışılmalı. Nokta. Es.

(14 Haziran 2016)

Hiç yorum yok: