Bu, şike
ötesi bir durum.
Haber
sakatı medyamız, Karabulut’u yaptı Doğan. Kadın, kocasını öldürdü ama soyadının
düşmesi için, başka işlemler gerekiyor. Aynı zamanda, kocasının mal varlığının
da ona kaldığını belirtelim: Gayrımedeni olan medeni kanunumuz böyle emrediyor
çünkü.
Bu da,
şike ötesi bir durum. Medyatör şikesi.
Gelelim
günün incisine:
“O CANİ
ADAM ÖZGECAN'I SUÇLAYARAK BENİ DÖVMEYE KALKTI
Bütün
kadın tutuklular için de özgürlük istediğini ifade eden Çilem, Nevin Yıldırım ve Yasemin Kaymaklı gibi
kadınların da bir an önce özgür olmasını diledi. Kadın cezaevi Adana’nın
Karataş ilçesinden Tarsus ilçesine taşındığında aslında bunun mahkumlar için
yolun uzaması anlamına gelmesi gerekirken Özgecan Aslan’ın yaşadığı yere
geldiği için onurlandığını söyleyen Çilem, “Çünkü onun olduğu yerde, dört duvar
arasında mücadele verecektim” dedi. Özgecan için eylemler yapılırken
yürüyüşlere katılamadığını ifade eden Çilem, o süreçte üzerindeki şiddetin
sıklaştığı bir dönemde olduğunu anlattı.
Özgecan için bir şeyler söylediği zaman, şiddet gördüğünü anlatan Çilem
“O cani adam Özgecan’ı suçlayarak, beni bir kere dövmeye kalkıştı. Özgecan’ı
öldürenler kendi cinsiyetinde olduğu için. o bakış açısıyla bana hakaret ediyordu.
Ben onun için yürüyemedim belki ama ben onun için Tarsus cezaevinde mücadele
ettim” dedi.”
Bu
haberi yapan gazete, sosyalist geçinenlerin mekanı. Ne biçim alaturka sosyalizm
bu?
O biçim
abisi.
3 kuruş
Türkçe bilgisi olanlar, o kültürel modda olan birinin bu cümleleri
etmeyeceğini, edemeyeceğini ve dolayısıyla bunların replik, tirad ve sufle
olduğunu anlaması gerekir.
Ben
demiyorum ki suçlu veya suçsuz. O durumda her 2 tarafın da suçlu olmasının %
50’den çok olasılıklı olduğunu bilecek kadar, yaşam deneyimim var, diyorum. Paçayı
sıyıran kadın oldu, helal olsun. Ancak, başkalarına zarar verme hakkına sahip
değil bu kadın, kendi paçasını kurtaracağım diye.
Rolünü
abartmamalı yani. Ancak, günden güne, kazanmanın şehvetiyle zıbıtıyor kendisi.
“Çilem,
aldığı 15 yıl cezanın kendisine değil, tüm kadınlara verildiğini dile getirdi.”
İşte bu,
şike olmakta.
İşte bu,
kadın davasına zarar olmakta.
Lümpen pozitif ayrımcılık sömürüsü olmakta.
Kıtırı
yedirene değil, yiyene helal olsun, diyorum. ‘Yetmez ama evet’çilerin varıp
vardığı yer de burası işte...
(21 Haziran 2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder