Pazar, Kasım 24, 2019

21 Kasım 2019 Dünya Felsefe Günü: İoanna Kuçuradi’nin Mesajı


Kuçuradi, erken Cumhuriyet dönemi aydını.
Erdoğan ile yakınlaşarak felsefeye leke sürmüştü bizce.
+
“Dünyanın dört bucağında olan bitenlere baktığımızda, postmodernizmin en uç sonuçlarının yaşandığını görüyoruz: Anything goes / Ne olsa, olur. Bunda dünya felsefesinin payı ne?
İki ay önce, Berlin’de yapılan “robotlar etiği” konusuyla ilgili bir toplantıya katılan bir öğrencimden, oradaki tartışmaların “etiklerden hangisinin seçileceği” sorusu üzerinde yoğunlaştığını hayretle dinledim. Böyle bir tartışma, ancak değer bilgisinden oluşan ‘etik’ ile kültürel değer yargıları normlarından oluşan ‘ahlâklar’ın farkını göremeyenlerin sorabileceği bir sorudur. ‘Etik’ sözcüğünün bunca moda olduğu bir zamanda, böyle bir sorunun sorulabilmesi, dünya felsefesinin değer konularında nasıl yerinde saydığını gösteriyor.
Değer konularına ilişkin bilgisizlik, gitgide yaygınlaşan insanları robotlaştırma, robotları ise “insan”laştırma çabalarına da yansıyor. İnternet yoluyla “intihar edeyim mi, etmeyeyim mi?” sorusunu soran genç bir insana, cevap verenlerin % 63’ü “et!” diye cevap verebiliyor.
Öyle görünüyor ki, insanlık olarak kendimizi silkelemediğimiz ve bazı umut verici gelişmeleri daha çok teşvik etmediğimiz takdirde, 21. Yüzyılın makineleriyle donatılmış bir Karanlık Çağ’ın dünyayı kaplaması olasılığı gitgide artıyor.
Gelip sınırlarına dayanmış olan postmodernizmin aşılmasının, felsefî değer bilgisiyle olabileceği umuduyla, Dünya Felsefe Günü’nüzü kutlar, bu günün olan bitenlere değer bilgisiyle bir hesaplaşma günü olmasını dilerim.”
Yorumlar:
Bir:
“Anything goes / Ne olsa, olur.” Öyle değil. Ne olsa, gider. Anarşist bilimci Feyerabend’ın sözüdür,. Post-modernist bir tez değildir. Bu hatanın olmaması gerekir.
İki:
Post-modernizm, politik açıdan 1945-1990 için tanımlıydı. 1990 SSCB çöküşü post-2’yi, 2001 11 Eylül post-3’ü, 2011 Wikileaks post-4’ü getirdi. Buna genel olarak ppm = post-post-modern dönem diyen de var.
Bu hatanın da olmaması gerekir.
Üç:
Etik ve ahlaklar farkı, formal bir tartışma. Robot konusu ise, tümüyle edime yönelik. Felsefe, tutarlılığı, geçerliliğinin önüe alan bir alan. O nedenle de, gerçek yaşam ile ilgili konularda böyle ıskalamaları olabiliyor.
Dört:
“Değer konularına ilişkin bilgisizlik, gitgide yaygınlaşan insanları robotlaştırma, robotları ise “insan”laştırma çabalarına da yansıyor.” Kuçuradi, Nolitik Devrim yokmuş gibi davranmış, bir de Homo Posterus yokmuş gibi davranmış. İnsan / hümanizm kavramı, Aydılanma momentiyle sınırlı değildir, 50 bin yıllık bir dönemi kapsar.
Sonuç:
Felsefe, yüzyıllardır kendini dar bir alana hapsediyor ve bilgi alanlarını sürekli bilime kaptırıyor. Felsefeciler, tapınağın rahipleri gibi dogmatik davranıyorlar.
Kuçuradi de bu çizgide ve günün bilgilerinin çok çok dışında. Bu da, onu bir flesefeci olarak utanılacak bir duruma sokar. Bilgisevmez bir felsefeci.
(24 Kasım 2019)

Hiç yorum yok: