Pazartesi, Kasım 18, 2019

Politik Olmak Ne Demek?


Üzerine 100 kitap yazılabilecek bir konu. 1 makale yazalım.
+
“politize olmak, hayatımızın politik sayılan ve sayılmayan –fabrika, büro, mutfak, sokak vb. - alanlarında olup biten her şeyin toplumsal sebeplerini anlamak, anlamlandırmak ve bunlara politik müdahalelerde bulunmak demek.”
Genelgeçer, klişe, basmakalıp bir dizi.
Daha fraktal bir açılım niyetine:
Birinci derecede politika; ekonomi ve militarizm ile ilintilidir. Yönetmek ve yönetilmekle ilintilidir. Sömürü de işin içine dahildir.
+
“… olup biten her şeyin toplumsal sebeplerini anlamak, anlamlandırmak…”
Çok iddialı.
Konsensus sağlanamayan, sağlanamamış bir tez.
Sol da, sağ da, kendi içinde olup biteni farklı anlamdırıyor.
Olayı sosyolojiden kültürülojiye genişletmek tikelden tümele açılım için uygun bir düşünce aracı.
Ağaca bakarken ormanı da göreceksin, ormana bakarken ağacı da göreceksin.
En genel tez:
Bir çöküş dönemindeyiz.
En özel tez.
Pasta bitti. Paylaşım savaşı başladı. Ki hep böyle olageldi.
Bu da; sınıflararası ama özellikle de sınıf-içi savaşımlar zamanı demek.
+
Dolayısıyla, tek bir bireyin tüm alanralra politize olması bir hayal.
Ki o nedenle, eşcinsel olan ve bunun savunan bir seçmen AKP’ye oy verebiliyor.
Dolayısıyla, insanların öncelik sıralarına geliyoruz.
Kimi ekmek veya pasta peşinde, kimi özgürlük.
Kimi pasta için köle oluyor, kimi ekmeksiz özgürlük peşinde.
+
“kıstırıldığımız bu çemberi, bu tuzağı kırmanın, başkalarının apolitikliğiyle ilgili sorumluluk duymanın, ortak hayatımızdan dışarı adım atmanın zamanı gelmedi mi?”
Kıstırıldığımız bu çember, apolitiklerin değil, politiklerin nedeniyle gerçekleşti.
AKP % 50 sorumluysa, CHP de % 35 sorumlu.
Bu ülkenin % 60’ının partisi yokken, oy vermeyi zorunlu sayan şavalaklar politikler değil mi?
+
Çok basit.
Soruyu doğru sor, yanıtı öyle al.
Yani.
Bakış açını, statünü değiştir.
Üzerinde oturduğun sandalyeyi yerden kaldıramazsın.
(17 Kasım 2019)

Hiç yorum yok: