Cumartesi, Aralık 14, 2019

Anarşizm x Reel Sosyalizm: 1945-1980-2020-2045


Tuhaf tarihsel gelişmeler:
1945’te Soğuk Savaş vardı, reel sosyalizm vardı, 1930 tasfiyeleri biliniyordu.
Ana yine de:
1960’ta reel sosyalizm yeğlendi, (o ya da bu) anarşizm değil.
1968 hippileri anarşist sayılır üstelik.
Konu şöyle gelişti bizce:
Sosyalistlerin kendiliğinden ateist sayılması gibi, özgürlükçü de (dolayısıyla anarşizme hoşgörülü veya açık) sayıldığı bir ortam oluştu ve bu, tümüyle bir yanılsatma ve yanlış anlamaydı.
Hiç kimse, ‘Sanat ve Devrim’deki durumunun, 1960’lar SSCB’si için geçerli olduğunu düşünmedi. 1956 Macaristan ve 1968 Çekoslovakya’ya karşın.
1986, Glasnost, Çernobil ve Challenger olduğunu da kimse görmedi.Yani, hem ABD’nin, hem de SSCB eşzamanlı yanıldığının, hem de makro yanıldığının.
Yani, hem 1945-1980, hem de 1980-2010 için, anarşizm güme gitti. Hem güme götürüldü, hem de kendini güme götürdü.
Sonra tuhaf gelişmelerle (kabaca 2010 ekonomik krizi ertesinde tüketim duralayınca), tuhaf bir yol açıldı:
Hem 4. Dünya, hem de 1. Dünya ülkelerinde oluşan % 40’lık sosyal moloz genç kesim, kendini kendiliğinden anarşist veya nihilist sayar oldu.
Ama tüketim takıntısından vazgeçmeden, yani anabalarını tüketim takıntısı yüzünden mahkum ederken (onlara inat aptallaşıp cahilleşirken), anababa parasıyla anarşist oldular. E tabii, Marx var, Proudhon var, Bakunin var tarihte.
2010-2020 arasında devletlerin / ülkelerin üçte ikisinin yanılmış devlet olduğunu biliyoruz.
Ancak tersinden bakarsak:
1960 ertesiki dekoloniyalizasyon döneminde kurulan eski sömürge yei devletlerin hiçbiri yanılmamış devlet olamadı ki. Latin Amerika ve Afrika ülkeleri, onlarca askeri darbe yaşadı, artı bir sürü dış ve iç savaş.
Buna karşın, devletçi reel sosyalizmin devlet yönü hiç sorgulanmadı.
Sonra, kapitalistler neo-globalist neo-liberalizm yoluyla, devleti ve hegemonlar kendilerini de (yani iktidar seçkinleri iktidar seçkinlerini ve büyük devletler kendilerini) tasfiye etti. Hop bir baktık, herkes anarşist kesildi başımıza.
Devletin zaten olmadığı bir yerde, devlet karşıtı olmanın anlamı ne ki?
+
Artı:
Devamında bakıyoruz ki kuramcı da çıkmamış.
Almanya’da Luxemburg, Riefenstahl, Arendt, Meinhof geleneği var. Ama Goldmann ABD’li.
Alman 4’ü anarşizm hakkında ne yazabilirdi?
ABD’li Goldmann Almanyalı olsaydı, 1945-1980 arasında, ne yazardı?
Düşünce deneyi yapabiliyoruz yalnızca.
+
Aranot:
Komünler çıkmış ama.
Her çeşit komün.
Komünler de tümüyle bireysel kararlarla uygulanabilir.
+
Bu durumda, 2020 çakma anarşist / nihilist bolluğuna karşın, 2020-2025 arasında, gerçek / reel bireyci anarşistler çıkacağına ve kuramsal metinler üreteceklerine kani oluyoruz.
Bu, 1845 ve 1880 anarşizm (önce kuram, sonra edim) ana dalgaları gibi, 2025 ana dalga yeniliği olacak, ona da kaniyiz.
Praksis oluşturulabileceğine şimdiden kani değiliz. Not düşülmüş olsun.
Çünkü, bireyci bir anarşist olarak, anarşistlerin tarihten, özellikle toplumcu anarşizminkinden ders almadığını görüyoruz:
Ukrayna 1920’yi Troçki bitirdi, sonra onu da bitirdiler.
Arada, İtalyan anarko-sendikalisti, 1920-Makhno’ya anarşizmi öğretmeye kalktı. Dünya anarşistler birliğine karşı çıktı. İktidarperverlik yaptı.
1935’te İspanya’daki anarşistleri Stalinistler götürdü.
Dolayısıyla bireyci anarşistler, kendilerini anarko-komünistlerden ve anarko-sendikalistlerden uzak tutmayı öğrenmeliler.
Bir kenara çekilip yazmalılar kısacası…
+
Çıkış:
Anarşist enternasyonal, bilmem kaç komünist enternasyonelden sonra, hala var olmak istemeli mi?
Artı:
Bireyci anarşist enternasyoneli var olabilir mi?
Edilebilir mi?
(13 Aralık 2019)

Hiç yorum yok: