Cumartesi, Aralık 07, 2019

İlyas Buzgan: Dindar Kürtler CHP'yi denemeye değer gördü


Absürdün absürdü bir cümle bu.
Muhalefet gazeteleri saçmalıyor.
Muhalefet partileri saçmalıyor.
Aydınımsılar, entelejensiyalar saçmalıyor.
İktidar seçkinleri saçmalıyor.
Kitle saçmalıyor.
+
“Dindar Kürtler ve dindar Türkler, Cumhuriyet tarihinin ilk günlerinden itibaren sistemin dışında, sürekli siyasal sistemin periferisinde tutuldu.”
Yuh.
Sürekli tarikatlar vardı, bunlar sürekli partilere angaje olurdu. Bu, açıktan yapılmazdı yalnızca.
Ne yapacaklardı?
Said-i Nursi’yi Diyanet İşleri Başkanı mı?
Adnan Hoca’yı kültür bakanı mı?
+
“80’lerin sonunda ilk kez bir Kürt partisi kuruldu.”
Hayır.
Yasal ve meclisiçi bir parti, 1991 seçimlerinden sonra geldi.
+
“2002’den 2011’e kadar bu dönemde yapılan seçimlerde AK Parti’nin hem dindar Kürt kesimlerden, hem de seküler kesimlerden yoğun ilgi görmesi, esas itibarıyla ilk iktidara geldiğinde deklare ettiği programa bağlı kalmasından kaynaklanıyordu.”
Dezenformasyona bak.
AKP ne zaman demokratik davranmış?
+
“Milliyetçi Kürtler’le, burada seküler Kürtleri mi kastediyorsunuz?
HDP’ye oy veren Kürtler’i kastediyorum.”
Olaya söyleşiyi yapan da katılmış.
Milliyetçi Kürtler ile seküler Kürtler bambaşka gruplar. Ayrıca, seküler Kürt tek tük var. –ler ve grup olarak değil. Bu konuda en büyük kalabalık grup, dezenformatif Kürt grubu. Dini çıkar için kullanan Kürt, gerekince seküler, gerekince dinci gibi davrandı, oy almak için yalnızca, oportunistçe yani.
HDP’ye oy vermenin milliyetçilikle veya sekülerlikle ilgisi yok. Şiddetseverlikle, lider idolüyle ilgisi var.
+
“DİNDAR KÜRTLER, DEMOKRATİK BİR YAPIYLA KARŞILAŞIRLARSA GEREĞİNİ YAPMAKTAN KAÇINMAZ”
Ne demek istendiği belli.
Ama bunun denmek istenmediği de belli.
Şeriatçı Kürtler, demokrasiyi görünce, ne yaptılar onu gördük.
+
Liste böyle uzuyor gidiyor.
Korkunç.
Gerçekten korkunç.
Biri çıkıyor, abuksuyor, abuksuyor.
Kimse de kalkıp durdurmuyor veya susturmuyor.
O zaman yazmak da bize düşüyor.
(7 Aralık 2019)

Hiç yorum yok: