Cuma, Aralık 13, 2019

Global Sanat Marketi: 1945-2020


“The Guardian’ın ünlü sanat eleştirmeni Jonathan Jones, 9 Aralık’ta yayınlanan “120 bin dolarlık muzla dalga geçmeyin, o zaten esprinin kendisi” başlıklı yazısında, Maurizio Cattelan’ın duvara muz yapıştırmasıyla değil, sırf espri olsun diye duvara yapıştırılan muza para ödeyen sanat piyasasıyla dalga geçilmesi gerektiğini söylüyor.”
Acaba?
Durum böyle mi?
+
Öncelikle sanat tarihine bir bakalım:
“Duchamp sergiye göndereceği sanat eserini hazırlamak için evinden çıkıp, tuvalet malzemeleri satan bir dükkana gitti. Gözüne kestirdiği bir pisuvarı satın aldı, stüdyosuna götürdü, imzaladı ve sergiye gönderdi. Gönderdiği pisuvara, imzasını atmaktan ve Fountain (çeşme) olarak adlandırmaktan başka herhangi bir dokunuş yapmamıştı, üstelik onun üretim aşamasına da hiçbir şekilde dahil olmuş değildi. Onun Fountain’i, herhangi bir fabrikada sıradan bir üretim sürecinden geçmiş, diğer milyonlarca pisuvardan hiçbir farkı olmayan başka bir pisuvardı sadece.”
Yıl 1917.
Mesnet de şu:
“New York’lu Dadaistler tarafından yayınlanan The Blind Man adlı dergide yayınlanan anonim bir yazı, Fountain’in neden bir sanat eseri olduğunu şu 3 argüman ile savunuyordu:
1.      Objenin seçimi başlı başına yaratıcı bir süreçtir.
2.      Obje işe yarar özelliğinden koparıldığında, bir sanat eseri haline gelir.
3.      Objeye bir isim verip, bir sanat galerisinde sergileyerek, objeye yeni bir fikir veya anlam verilmiş olur.”
Bu, bildiğimiz şeyselleşme.
ABD, AB kendini 2 dünya savaşıyla lıktıktan sonra, Dünya sanat pazarına da hakim oldu.
Ancak ABD, tüm sanat dallarında yaptığı üzere, bu dalda da hiçbir telif dal üretemedi. AB’nin tüm eski sanat akımlarının önüne neo- eki getirerek, bu işi 75 yıl sürdürdü.
+
Şeyselleşme, somutlama demektir. Somutluk, ilkel insanların düşünce biçimidir. Barbarlardan da ilkel insanların.
Uygar ve meta-uygar insanlar N.’inci dereceden soyutlama kullanırlar. Bu soyutlama, soyut resimdeki soyutun çok ötesindedir.
+
Konu sonunda, duvara bantla yapıştırılan muza kadar geldi.
Türkler ne yaptı?
Duvara çiğ köfte yapıştırdı.
+
1980-2020 arasında enstalasyon vardı.
Baktılar, o pilini bitirdi. Konuda en başa döndüler.
Yapılan yalnızca bu.
(13 Aralık 2019)

Hiç yorum yok: