Pazar, Aralık 08, 2019

Twitter Devrimi Bitti mi?


Bu, bir devrim adayına yapılacak en büyük hakaretlerden biri:
Sosyal medyacılık.
Sosyal medyatörler; insanların en kaba duygularına, aptallıklarına, cehaletlerine hitap ederler.
Devrim ise; bilgi ve zeka gerektirir. Duygu yerine de, düşünce, boş eylem yerine de, kuram.
+
“Bu isyan dalgasına henüz ortak bir isim bulunamadı. Oysa 2009 ile 2011 yıllarında patlayan isyan dalgasına, 'Twitter Devrimi' ismi uygun görülmüştü.”
Ad çok:
Slaktivist dalga.
Başarısız devrim öngirişimleri.
İsyan değil, kazan kaldırma (rebel x riot).
Üstelik, onların daha önceleri gelmiş öndalgaları vardı.
1990-2020 WTO eylemleri.
We are 99% ve Occupy Wall Street.
Yani, neo-global neo-liberalizm 1980’de geldi, karşı çıkmalar 1990’da geldi.
Yani, teşhis baştan yanlış.
+
“Lübnan, Şili, Irak, İran, Ekvador, Haiti, Hong Kong... Dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan, ülkelerindeki var olan düzeni değiştirmek için uzun haftalar boyunca sokaklara çıktı, çıkmaya da devam ediyor. Bu eylemler boyunca birçok insan kolluk güçleri tarafından katledildi, binlercesi hapsedildi, devlet en sarih şekliyle sokaklardaki yerini aldı. Ancak bazılarında bu şiddet işe yaramadı, devletin en üst yöneticileri istifa etmek zorunda kaldı. Eylemciler taleplerini kabul ettirdi, yaşadıkları adaletsizlikleri ve zorbalıkları tüm dünyaya duyurmayı başardı.”
Gerçekten böyle mi oldu?
Nicaragua ve Bolivya’da da mı?
Aynı söylem, ters yerlere varır o zaman, yazan dikkat etmemiş.
Teşhis şu:
İsyanlar 4. Dünya’daydı.
2 bölge vardı.
Ortadoğu ve Latin Amerika.
Demokrasi deneyimi tarihi, Ortadoğu’da 0/10, Latin Amerika’da 2/10 durumda.
Bunu yazdığında, girişimlerin başarısızlığını da baştan yazmış oluyorsun.
Batı, 150-200 yıl savaştı haklar ve özgürlükler için.
+
“Peki, neden bundan sekiz yıl sonra ortaya çıkan günümüzün isyanlarında sosyal medya ve Twitter vurgusu yok denecek kadar az? "Twitter Devrimi'nin bitişine tanık oluyoruz" başlıklı yazısında Richard Seymour, bunu sosyal medyanın ve onun gözde uygulamalarının, yeniliğin ve özgünlüğün getirdiği parıltılarını kaybetmesiyle açıklıyor.”
Şuna, Twitter ve sosyal medya hiçbir halta yaramadı, desek?
Buradaki kritik sözcük parıltı.
Yani, en kaba hislere hitap.
Caf caf, jan jan.
Faşizmin sevdiği tarz.
+
Çıkış:
Yani biz basitçe diyoruz ki:
Sosyal medyanın tüm formları, eksi zekalılığın ve eski bilgililiğin epistemik faşizmini getirdi. Üstelik üniversite mezunlarına bile getirdi.
Yani aşağı yukarı, internet olmadığı zamanlardaki, 30 yıl öncesinin momentlerindeyiz.
Kalaşnikof (gürültülü ve ışıklı diye) olmazsa, Tattar yayı hep olur.
Bilginin klasik yollarına geri dönüş o zaman.
Liste, forum, egroup, blog, arşiv.
(8 Aralık 2019)

Hiç yorum yok: