Salı, Ocak 26, 2016

Bir Berber Bir Berbere

‘Abi, bizim iş batıyor’ demiş.
Kürtler’inki de o hesap:
“Eski Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı Kemal Burkay, 'Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin yayımladığı bildiriye sert çıktı. Burkay, ‘Türkiye'deki aydınlar da kendi tavırlarını gözden geçirmeli. Son bir bildiri yayımladılar, 'devlet kıyım yapıyor' dediler. Ama şunu demiyorlar: 'PKK ne yapıyor. PKK niye bu savaşı kentlere sıçrattı. Niye Kürt halkını böylesine bir savaşla yeniden yüz yüze getirdi.’ Yaşanan manzaraları hepimiz artık görüyoruz’ dedi.”
Abi, sen yanlış köşe kapmışsın. O köşede berber olmaz, durumu.
Yeni Orta Çağ’da dezenformasyon olduğu kadar, doğru enformasyonda da kültürel ve zihinsel regresyon vardır. Yani, çeyrek aydınlarımız topluca bunuyorlar berber amcası.
Doğruları dile getirmek denli, doğruları işe yarayacak zamanda ve yerde dile getirmek de önemli.
Örneğin:
2015’te 2 Kürt akademisyenin yayınladığı araştırma ile ortaya çıkan, Kürtler’in Ermeni Tehciri’ndeki iştirakçi durumunu 2013 gibi Fikret Başkaya da dilegetirmişti ama 1965 gibi İsmail Beşikçi dile getirecekti ki bir işe yarasın.
Burkay da, ‘erken öten horozu PKK keser’ durumunda sesini kesti ve İsveç’e 25 yıllığına sürgün gitti. (Yani, bu diyeceklerini o zaman diyecekti asıl.)
Dönünce de, Kürt davasının düşmanlarının ekmeğine yağ sürercesine, bir parti kurdu. Hoş, ona pek gerek yok, zaten PKK’nin kendisi 10 grup oldu.
Şimdi de bu.
Dinime küfreden Müslüman olsa durumu.
Artık söyleye söyleye dilimizde tüy bitti:
Reel bir entellektüel, herhangi bir toplumsal tarafa bağlanmaz. Bağlanırsa, ayakçı ve entelejensiya olur.
Aydın, yanlışları saptamakla yükümlü olabilir, düzeltmekle değil.
Yanlışları saptamak, doğru bilgi sağlamaktır. Doğru bilgiyi işe yarayacağı yer ve zamanda sağlayıp, kenara çekilmek. Patırtıdan uzak durmak. Aydın, aksiyon filmi kahramanı değildir.
Yahu:
Kürtler devlet kursa ne olur, kurmasa ne olur?
Ki 1946’da kurdu da ne oldu?
TC parçalansa ne olur, parçalanmasa ne olur?
Ki zaten ortada 1. Cumhuriyet falan yok.
Şu anda tarih, gaz pedalına tuğla koymuş biçimde, yokuş aşağı ivmelenmekte.
Yangında ilk kurtarılacak şey veya olunacak ‘Fahrenheit 451’ kitap yok.
Dolayısıyla:

Aslolan sağ kalmak, (Burkay gibi) yaşlanınca, onun da önemi kalmıyor.

Hiç yorum yok: