Sürpriz,
sürpriz ki ne sürpriz.
Trinity,
baba, oğul ve ruh-ül Kudüs olamadı yani.
Evdeki
hesap çarşıya uymadı.
Haber
şu:
“ABD'de
Cumhuriyetçi Parti'nin aday adaylarından Jeb Bush, Güney Carolina ön
seçimindeki hezimetinin ardından kampanyalarını durdurma kararı aldı.”
Böylelikle,
ABD politikasının, en azından şu andaki koşullarda, öyle adım adım önceden
belirlenliş bir senaryo olmadığını gördük.
Yoksa,
ne Sanders’in Clinton’u, ne de Trump’ın Bush’u geçememiş olması gerekirdi.
Obama’yı
ara-dönem sayarsak, çok değil 2008’de ABD, Dünya jandarması idi. Artık değil.
Kendi kendinin jandarması olamadı çünkü.
Gidiş
vektörleri:
Ya,
ABD’nin yolu çatallanacak, ya da oligarklar aynen devam edecek 4-8 yıl daha.
Not:
Ne
neo-McCarthy’cilik oynayan Trump’ın, ne de Yanki solculukumsuculuğu oynayan
Sanders’in seçilme şansı olduğunu düşünmüyoruz.
Böylelikle,
zenci seçen ama kadın seçmeyen ABD seçmeni, bu kez bir kadını seçecek
demekttir.
Hanım
Clinton ise, Cumhuriyetçiler’den çok daha sağda. Bizim Çiller ve Azerbaycan +
Afganistan gibi, Libya’da bir operasyona kalkıştı, ABD askerlerini ölüme
gönderdi, yüzüne gözüne bulaştırdı, mahkemelik oldu.
Durum,
‘Veep’ (hem ‘ağlama’, hem de ‘çok önemli kişi’ anlamında okunabilir), dizisinin
komedi dozuna yaklaştı böylelikle. Orada da, ABD’li bir kadın başkan
yardımcısının maceraları anlatılır.
Hem
‘Veep’te, hem de kadın-erkek ikilemini anlatan bilimkurgu roman Triton’da,
eşcinsel ve biseksüel (değişmeli) erkek yazar, kadın olmanın birinci kuralını
yalan söylemek olarak koyar. Oysa bu, erkek politikacıların birinci kuralıdır.
Böylelikle, tüm politikacıların ortak kuralı olmuş oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder